İsrâf hakkında dînimizin hükmü -2-

Mâlı, Allahü teâlânın râzı olmadığı yerlere vermek, harcamak, isrâftır, kötü bir huydur ve harâmdır. İsrâfta hayır, iyilik olmaz... Dînimizde, maddî ve ma'nevî ni'metlerden faydalanırken orta yol emredilmiştir. Kur'ân-ı kerîmde: "Ey îmân edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyiniz! Eğer sâdece Allâh'a kulluk ediyorsanız, O'na şükrediniz!" (Bakara, 172) "Yiyiniz, içiniz, fakat isrâf etmeyiniz. Çünkü O Allah isrâf edenleri saçıp savuranları sevmez" (A'râf, 31) "Onlar harcadıkları zaman ne savurganlığa saparlar, ne de cimrilik ederler. Harcamaları, bu ikisinin arasında dengeli olur" (Furkân, 67) buyurulmuştur. Ayrıca, En'âm, 141; İsrâ, 26-27; 29-30 âyetlerine de bakılabilir. Özet olarak malı, İslâmiyyetin ve mürüvvetin uygun görmediği yerlerde harcamaya, dağıtmaya "isrâf" denir. Mürüvvet, faydalı olmak, iyilik yapmak arzûsudur. İslâmiyyete uymayan isrâf, harâmdır. Mürüvvete uymayan isrâf ise, tenzîhen mekrûhtur. Mâl, büyük bir ni'mettir. Mâlı isrâf, Allahü teâlânın ni'metini hakîr görmek, ni'mete kıymet vermemek, ni'meti elden kaçırmak, kısaca küfrân-ı ni'met etmek, ya'nî şükretmemek olur. Zîrâ mâlı, Allahü teâlânın râzı olmadığı yerlere vermek, harcamak, isrâftır, kötü bir huydur ve harâmdır. İsrâfta hayır, iyilik olmaz. İslâmiyyetin emrettiği yerlere vermek ise, hayırlıdır ve isrâf olmaz. Ülke genelinde maalesef ekmek, su, gıda, ilaç, kâğıt ve enerji gibi birçok tüketim maddesi, dikkatli kullanılmadığı için isrâf ediliyor. Başta yeme ve içme, giyim ve kuşam, süslenme, ev ve eşyâ, araba gibi maddî ihtiyaçlar olmak üzere, her türlü rızıktan istifâdede isrâf olabilir. Demek ki isrâf, herhangi bir ihtiyâcımızı gidermek için yapılan masraf ve harcamada ölçüyü kaçırmak, aşırı gitmektir. İsrâfta bulunan kimseye "müsrif" denir. İslâmiyyetin izin verdiği, emrettiği yerlere vermek ve mubâh olan şeyleri almak için verilen mal, para, isrâf olmaz. İmâm Mücâhid (rahmetullahi aleyh) buyuruyor ki: "Bir kimse, Allahü teâlânın emrettiği yerlere dağ kadar altın harcasa, isrâf olmaz. Ama bir dirhem