M. Latif Salihoğlu

Yeni Asya

Beterin beteri haller

Bir nimetten mahrûm kalınca, onun kıymeti daha iyi biliniyor. El, ayak, kulak, göz, diş, saç, ağızdaki tat ve bize bedava verilen sair nîmetler zarar gördüğü, yahut zaafa uğradığı zaman, onların ne derece kıymetli olduğu daha iyi anlaşılıyor.Bu saydıklarımız daha çok zahirî duygular, yahut gözle görünen ziynetler. Bir de dahilde mükemmel şekilde di

1960'lardaki ihanet ve cinayetler

Günün Tarihi: 10 EYLÜL 196227 Mayıs Darbesinden sonra, 1960'lı yıllarda işlenen pekçok cinayet ve ihanet var. Bugün bunlardan sadece iki tanesine kısaca değinmeye çalışalım. BİRİNCİSİ: "Darbe Cuntası"nın Sivas Kabakyazı'da kurdukları toplama kampında 485 "kanaat önderi" durumundaki insana zorbaca yapmış oldukları işkencelerle ilgilidir. İKİNCİSİ: Y

Şahsa bağlanmanın akıbeti

Her insan kendini geliştirmek, yetiştirmek, nihayet terakkî etmek ister.Bu meyanda can alıcı soru şudur: Terakkî için, selâmetli olan bir yola, sıhhatli bir fikre, bâkî bir davaya mı bağlanmalı Yoksa, gayet zeki ve mükemmel görünen bir ferde, bir şahsa, bir fâniye mi bağlanmalı Bu can alıcı suale cevap olarak Kastamonu Lâhikası isimli eserde yer al

"Kur'ân ile aynı yerden geldi" mi diyor

Kelâm-ı kadim olan Kur'ân, Arş-ı Âlâ'dan nüzûl edip geldi. Kur'ân'ın hakikî bir tefsiri olan Risale-i Nur ise, Kur'ân'ın arşından, semasından, yıldızlarından nebean edip geldi.Emsâlsiz tazyiklere maruz kalan Nur Külliyatı, şüphesiz Allah'ın inayeti ve Kur'ân'ın nuruyla, feyziyle, medediyle telif edilerek vücûda geldi. Yaklaşık iki bin mahkemenin ta

Hilafet, esaret, vatana avdet…

Bu yazıda Said Nursî ile ilgili olarak, eksik bilgi sebebiyle yapılan yanlış yönlendirmelere karşı bazı izahlarda bulunmak istiyoruz.Muharrem Coşkun (Akit Tv Haber Koordinatörü), 117 sene evvel Selanik'te çıkan Fransızca bir gazetenin Said Nursî ile ilgili haberine istinaden, Bediüzzaman Hazretlerini sanki Hilâfete karşıymış gibi göstermeye çalıştı

Dünya öyle bir kustu ki...

GÜNÜN TARİHİ: 3 Eylül 1939İnsanlık âleminin en büyük ve en kanlı muharebesi 3 Eylül 1939'da başladı. Nazilerin Polonya'ya saldırmasından telâşa kapılan İngiltere ve Fransa, o gün itibariyle Almanya'ya savaş ilân etti. Yaklaşık altı sene devam eden ve dünya genelinde yüz milyona yakın insanın kanına-canına mal olan bu İkinci Dünya Harbi'nin ilk başl

Dayatmacı kanlı devrin başlangıcı

GÜNÜN TARİHİ 2 Eylül 1925Yakın tarihte "inkılâplar uğruna" yapılan katliâmlar, asgarî on iki sene (1925-38) devam etti. Bu on iki sene zarfında yaklaşık "yüz bin baş" gitti. Bir devletin kendi vatandaşlarını bu oranda katletmesi, dünya ve insanlık tarihinde pek görülmüş bir durum değil. 1924 yılı başlarında Hilâfet lağvedilmiş ve medreseler kapatıl

Hayalî sûikastın muhbirine ödüll

GÜNÜN TARİHİ: 1 Eylül 1926Yakın tarihin bir yalan da, meşhû "İzmir Sûikastı" diye resmî kayıtlara geçen hayalî vukat ile ilgilidir. Evet hayalîdir; çünkü, 1926'da öyle bir hadise vuku bulmuş değildir. Ama, sanki bir sûikast planı varmış gibi yaygara kopartıldı. Bundan maksat, Mustafa Kemal'e muhalif olan kimseleri ezmek, sindirmek ve bir kısmını d

İman hizmeti ve hainlik ithamı

Eşref Edib, 1952'de Gençlik Rehberi Mahkemesi için İstanbul'a gelen Üstad Bediüzzamanla uzunca bir röportaj yapar. O röportajın bir yerinde şu sarsıcı ifadeyi kullanır Hz. Bediüzzaman: "Dünya, büyük bir manevî buhran geçiriyor."Devam eden ifadelerden açıkça anlaşılıyor ki, burada kastedilen manevî buhran, bütün beşeriyeti etkisi altına alan "dinsiz

Birilerinin adamı "adam" değil

Zaman "şahıs zamanı" olmadığı, aksine "şahs-ı manevî" zamanı olduğu halde, yine de bir "şahs-ı vahid" etrafında bazı yapılanmaların teşkil edildiğini görüyoruz. (Halavet-i asliyesini kaybetmiş olan tarikat ve tasavvuf yolunda gidenler bahsimizden hariçtir.)Ülke ve dünya genelindeki gözlem ve tesbitlerimiz bize şunu gösteriyor: Bu zamanda mürit gibi