Despot rejimler ve tepkisizlik

Günümüzde tek adam rejimleri ve liderleri, tek başlarına aldıkları ve uygulamaya koydukları kararlarla hem kendilerine ve ülkelerine zarar vermeye, hem de başka ülkelerin canını yakmaya devam etmektedir.Tek adam rejimi acımasız liderlerinden biri olan Vladimir Putin, yirmi küsur sene önce Rus halkının çoğunluğunun tercihiyle seçimle iktidara geldi, iktidarını sağlamlaştırdıktan sonra muhaliflerini teker teker devre dışı bıraktı ve despot, zalim bir rejim tesis etti. O, bu işleri yaparken Rus ve dünya kamuoyundan ciddî bir tepkiyle karşılaşmadı. Putin, 2011'de Suriye iç savaşına müdahil oldu. Suriye rejim muhaliflerini cezalandırma bahanesiyle sivil halkın üzerine bomba ve füzeler yağdırdı, binlerce Suriyelinin ölümüne, bir o kadarının sakat kalmasına sebep oldu. Suriye'nin harabe haline gelmesine sebep olan gaddarlardan biri oldu. Suriye'de onun saldırılarından kaçan milyonlarca sivil, komşu ülkelere sığındı. Bunun sonucu olarak ülkemizde hâlihazırda beş milyon Suriyeli mevcut. Günümüzde Rusya, hukuksuz bir şekilde Suriye'nin önemli bir kısmını kontrol altında tutmaya devam etmektedir. Putin, Müslüman bir ülkeye bu vahşice icraatları yaparken İslâm ülkelerinden ciddi bir tepkiyle karşılaşmadı. İlâhî adalet işi ahirete bırakırsa, beşerî hukuk da ondan hesap sormaz ise, bu dünyada yaptığı zulümler onun yanına kâr kalacak gibi görülüyor. O, dünyanın gözü önünde yedi yıl önce Kırım'ı ilhak etti, ordusuyla iki hafta evvel Ukranya'ya ağır silâhlarıyla saldırarak sivil halk üzerine bomba ve füze yağdırmaya devam ediyor. ABD ve AB ülkelerinden yaptırım tehdidi haricinde dünya kamuoyundan ciddî bir tepki görmüyor. Hindistan Hükümeti, yıllardır Keşmir Müslümanlarına baskı ve zulüm yaparak kan kusturuyor. Çin Hükümeti, Doğu Türkistan Müslümanlarına hayatı zindan hale getiriyor. Bazı Batı ülkelerinden tepki verildiği halde, Türkiye dâhil İslâm ülkeleri bu mevzuda derin bir sessizliğe gömülmüş vaziyettedir. İsrail, uzun yıllardır Müslüman Filistin halkına