Yaptıklarına bakın

"Tinerci bir nesil mi yetiştireceğiz; elbette dindar bir gençlik yetiştireceğiz" dediler. Maalesef hepimizi derinden yaralayan manevi değerlerden bîhaber, dinden ve dindarlardan nefret eden bir gençlik türedi. Daha da korkunç olanı dinî değerlerden hızla uzaklaşan biçare gençliğin bir kısmı hayatlarının baharında uyuşturucunun, sanal kumarın pençesine düştü. "Dindar gençlik yetiştireceğiz..." dedikleri gençlerin birçoğu da ateizm veya deizm gibi inançsızlıkların pençesine düşmüş durumdalar. Gençlerimizin içine düştükleri içler acısı durumlarını nazarlara verince; siyasilerden önce malum bazı parti aşıklarının; "Her şeyi iktidardan beklemeyin!" dedikleri duyuluyor. Her şeyi siyasilerden bekleyen biz değilliz ki! "Bütün maddi-manevi sıkıntılarımızı, problemlerimizi ancak bu iktidar çözer" diyen sizsiniz. "Bu iktidar olmasa din de elden gider" diyen de sizsiniz. "Gençlerimizi dindarlaştıracağız" sloganlarıyla gençlerimizin dindarlaşmasının ötesinde her türlü kötü alışkanlıkların cenderesinde çırpındıklarını maalesef görüyoruz. Cemaatleri kastederek, "Biz var isek siz varsınız..." dediler. Bir taraftan da kendilerine kayıtsız itaet eden bazı cemaatlere devletin bazı imkanlarını sundular. Kendilerine muhalif gördükleri bazı cemaatlerin faaliyetlerine mani olmak için keyfî uygulamalar yapmakta bir beis görmediler. "Yasakları kaldıracağız" dediler. Sonra "Ya bendensin, ya düşmanımsın." anlayışıyla muhalif fikirleri olanları damgalamakladılar. "Tam bağımsız ve tarafsız bir yargıyı inşa edeceğiz..." dediler, tersine şahit olundu. "Yolsuzluklarla