Yaptıkları söylediklerini tekzip ediyor

"Makamı, mevkii ne olursa olsun hiç kimse yargıya müdahale edemeyecek, talimat veremeyecek.. Bizim iktidarımızda yargı tamamen tarafsız ve bağımsız olacak.. Kanun hâkimiyetini mutlaka sağlayacağız.. Masumiyet karinesi işleyecek ve bu sayede kanunsuz tutuklamaların ve mahkûmiyetlerin önüne geçilecek." gibi bir sürü vaatle ve iddiayla geldiler. Halen de her fırsatta bu ve benzeri sözlerden ve beyanlardan dem vuruyorlar.Uygulamalarına ve icraatlarına baktığımızda söylediklerinin tam tersine, hukuk facialarına şahit oluyoruz. Hiçbir kanunî dayanağı olmayan, sudan bahanelerle keyfî tutuklamalar... Mesnetsiz isnatlarla verilen mahkûmiyet kararları... Savaş halinde dahi tevessül edilmeyen icraatlar. Tedavilerine dahi müsaade edilmediği için hapishane koğuşlarında vefat eden hastalar. İktidarın uymak zorunda olmasına rağmen "AİHM kararları bizi bağlamaz" dedikten sonra adaletten, hukuktan dem vurmanın bir inandırıcılığı olur mu İhdas ettikleri mahkemelerde dahi; beraat ettikleri halde halen kendilerine şüpheli gözü ile bakılan, işlerine dönmelerine keyfî bir şekilde izin verilmeyen nice insan var. Yetkililerin; işleyen bir adaletten dem vurmalarına kim inanır Geçmişte iktidarı atadığı yetkililerin mahiyetindeki bazı şahısların kendi taraftarlarını haksız bir şekilde devlet memurluğuna yerleştirmek için bazı gizli ve şaibeli suistimallere tevessül etmelerinin bir benzerini; şimdi memur alımları için yapılan sınavlarda en yüksek puanı aldıkları halde başarısız sayılarak elenen nice mağdur insanlar var. Başarıya, liyakate bakmadan; keyfi olarak kişileri istedikleri makamlara ve mevkilere getirmek için göstermelik