Hakkı Yalçın-Fotomaç

Fotomaç

İnsanlık aşkı!

İç kanamalı bir zaman diliminin içinden geçiyoruz. 500 atom bombası kadar tesirli bir depremin girdabı derin mi derin. Yıllardan felaket aylardan ölüm. Yoksulluğa diş geçirenler mezarları olacağını bilir miydi oturdukları yerin! H H H Umut bitmez. 182 saat sonra enkazın altından çıkarılan mucizeler var. Kurtarılan insanlar bizleri mutlu ederken, gö

Vicdan problemi!

Eski yılın son günlerinde anladım ki; her yanlış düdükte bir hakem asılır. Ama bazı hakemler işledikleri cinayetlerine mahsuben kendi darağacını kendi kurar! Düşünüyorum da bir hakem o görev için yıllarca emek verir de bir gecede kendini nasıl yok eder Bazı pozisyonların içinden çıkılmıyorsa ortaya vicdan problemi çıkar. Gören gözlerle bakıldığı za

Armoni!

Trabzon'da sezon başından beri en etkisiz Fenerbahçe'yi izledim. Takımın bir tarafı yanlış formüle edilmişti, öte yanı Trabzonspor tarafından kontrol altına alınmıştı. Ligin başından bu yana "usta hoca" diye yere göğe sığdıramadığımız Jesus, cumartesi gecesi "pandomim hocası" gibiydi. Kazanmaktan çok, kaybetmemeyi göze almıştı, payına düşen neyse o

Yine de özlüyoruz!

Topun oyunda kalma süresinin gittikçe azaldığı futbol ülkelerinden biriyiz. Sadece futbola değil insanlık kalitesine de yatırım yapılmadığının farkındayız. Konuşma dilinin nefret borsasına uygun hale getirildiği düzenimiz var. İlkel benlikleriyle "bu küfür tam benlik" diyenlerin dudaklarını okuyoruz. Kendilerine söyleyecek yalanları bile kalmayanla

Fiil çekimi!

Dünya Kupası'ndaki Fas mucizesini gördükten sonra, "bizim takım Katar'a gitse Fas'ın yerini alabilir miydi" diye düşündüm. Fas'ın özüne dönük yatırımlarının karşılığını almasına karşılık, bizim Hollanda ve Norveç'i yenen milli takım gerçeğini düşüncemin öznesi saydım. "Bizim takım Katar'a gidemediyse, içten çürütüldüğü için gidemedi" dedim, daha ön

Taş!

Dünya Kupası maçlarını izlemekle, kendi ülkemdeki futboldan ayrı kalmak arasında tozlanmış pencereleri aralıyorum. Bazı meslekler sebepsizce sevilir ya, hepimiz çocukluktan kalma futbol sevdasının kusurlarıyız. Hatalarımız doğrulara yol aldığımızın resmidir. Ama ne yazık ki bizlerin yazılarımızda "imla" kurallarına gösterdiğimiz özeni, futbolun içi

Gurbet treni

Futbolda üç büyüklerin saltanatına başkaldıran ilk takım Eskişehirspor'du. 1960'lı yılların sonları, Eskişehirspor'un bu görkemli çıkışı Anadolu ihtilali olarak futbolun tarihine geçti. İnsanı sevmenin sanat olduğu o yıllarda, Fenerbahçe ile şampiyonluk maçına gelen trenler dolusu Eskişehirspor taraftarının görüntülerini hatırlıyorum. Paltolu takım

Nostaljik rüya!

Dünya Kupası elemelerinde Hollanda ve Norveç karşısında oynadığımız futbol bizlere Katar'daki finalleri teklif etti, bizler kıytırık maçlarda o teklifi reddettik. Şimdi canlı yayınları seyrediyoruz! Katar'da adı büyük nice futbol ülkesini yenebilme zevkinden ülkemizi mahrum edenlere sesli harflerle selamlarımızı yollasak ne yazar! Yeni dünyada vars

Sorgulama!

Katar'daki Dünya Kupası finallerinde izlediğimiz büyük takımların kof halini görünce, "ne çok şeyi kaybetmişiz" diyorum. Finallere katılma şartlarını yok eden takım içindeki gruplaşmaların nelere mal olduğunu yeteri kadar sorguladım. Milli takımın, Katar'da olmayı hak ettiği maçlarda kazandıklarını sonraki maçlarda neden kaybettiğini de başkaları s

Hesap zamanı!

Lige ara verilme mevsimine girilirken Fenerbahçe adına düşülmesi gereken dipnot: "malzemeyi bol bulunca son haftalarda yaratıcılık havada kaldı." Buna kısa devre yapmak da denir! Nasılsa her şey istendiği gibi gidiliyor zannedilirken kaybedilen haybeden puanların bedeli sezon sonunda ödenir. Bütün mesele anlayıp kabullenmek. İyi takımsın, kalitelis