Fenerbahçe ilk yarıda Trabzonspor karşısında futbolu "feshetti" ikinci yarıda 4 golle galibiyeti "fethetti" diyeceğiz öyle mi Öyle! İlk yarıda taraftarına azap çektireceksin ikinci yarıda halay çektireceksin öyle mi Öyle. Futbol böyle bir şey. Fenerbahçeli futbolculardaki değişimin sırrını sadece Talisca'yla ifade etmek yeterli değilse, o futbolcuların ilk yarıda hata yapmak için aralarında kura çektiklerini de işaret etmek zorundayız!
Trabzonspor'un gücü ortadayken, ilk yarıda Trabzon'u güçlendiren de sahadaki Fenerbahçeli futbolculardı. Neydi o orta alanın ve savunmanın hali! Yan paslarda zengin, rakibin üzerine gitmekte ve savunmakta fukara. Birinci sınıf formaya ikinci sınıf ruh sokanların sahada işi yoksa böyle adamları her şekilde sahada tutmanın da anlamı yoktur. Üstelik onlardan daha çok mücadele edecek yetenekli adamlar kulübede otururken!
Doğada bir kanun vardır, her şey olması gerektiği gibi olur. Futbolda da bir adam çıkar yüreğini ve hünerini ortaya koyar, sonuç da onun istediği gibi olur. Teknik direktörünü de olası tepkileri de ipten alır. Gecenin adamı Talisca'ydı. Ağzıyla kuş tuttu, eski kartvizitini ortaya çıkardı, bu topraklarda daha önce yayınlanmış maceralarından kesitler sunarken galibiyete mührünü bastı. Talisca'nın tek maçlık ikramiye olmadığını göstermesi zorunludur. Çünkü kaç maçtır sahada sefilleri oynayan birine Trabzonspor maçından sonra "kendini oynamaktan başka" hiçbir rol kalmamıştır.
Trabzonspor'a gelince, ilk yarıda iyi mücadele ettiler, ellerinde avuçlarında ne varsa kolayca harcadılar. İlk yarının sonunda attıkları golün her şeye yetmeyeceğini de ancak maçın sonunda öğrendiler. Bir penaltıyla bir takımın elden ayaktan kesilmesinin açıklaması varsa, iki takım arasındaki kalitenin sonuca yansımasıdır! Yedikleri penaltı golü öncesinde Osayi Samuel'in yaptığı faulü görmeyen VAR sistemine istediklerini söylemeye hakları VAR!
Fenerbahçe hala şampiyonluk umudu taşıyorsa, Mourinho'ya rağmendir! O yüzden her hafta kadroda değişiklik yapmakla "sihirbaz pozları" takınan bir teknik adamın sorgulanması arasında gerçekler var. Osayi Samuel'in bu takımda her zaman yeri mevcutken, Mert Müldür'ün kanadı içler acısıyken, orta alandaki bunalım sisteminin önüne geçmek için yapılacak olanlar yapılmazken, her zaman mucize mi bekleniyor Maximin'in oynatılması için "dargınlık seanslarının" bitmesi mi gerekiyordu İrfan Can Kahveci'nin 10 dakikalık oyuncu haline dönüştürülmesindeki sır perdesini merak ediyorum. Ne yaptı bu adam Mourinho'nun ayağına mı bastı damarına mı Bu kadar yetenekli bir adamın bayat ekmek gibi küflenmesine zemin hazırlamak teknik direktörlük mahareti değil sadece komplekstir!