Eren Aysan

Cumhuriyet

Bahçada Yeşil Çınar (Adnan Satıcı Anısına)

Şükrü Erbaş'ın, "Biz uzun uzun sıkılırız arkadaşlarımız da sıkılırlar ki bize gelirler!" dizelerindeki yan yanalığın daim kılındığı, Ankara ve arkadaşlık sözcüklerinin düğümünün sıkıca atıldığı, 80 sonrasına, sıkıntının düşünselliğini öne alarak direnildiği zamanlar. Adnan Satıcı, o yıllarda edebiyat mahallesinin yaramaz çocuğuydu. 1960'ların ilk y

O da kızını öptü ve gitti

Leonardo da Vinci, "İnsan bir şeyi anladıktan sonra ancak nefret ya da sevgi duyabilir" diyor. Bizim ülkemizde aydınları öldüren tetikçiler için "anlama" evresine geçiş bir hayli sorunlu. Üstelik gerçek anlamıyla aydınların hayata bakışlarını çözmüş olsalardı, namluyu öncelikle emri verene doğrultacaklarına eminim. Bu varsayımın bizi hiçbir yere gö

Hekimlik ödevi

Anton Çehov'un "Vanya Dayı"sında, Profesör Serebryakov ve güzeller güzeli eşi Yelena'nın taşraya gelişiyle hem kendi yaşamlarını hem de çiftlik evindekilerin yaşamlarını değiştirdikleri bir dönem anlatılır. Geri planda kent taşra ikiliğinin yanında çıkışsızlık, bunaltı, kasvet; bütün bunlara karşılık eyleme geçmek isteyen ruhların varlığı tartışılı

Bizim kadınlarımız

Kadınların ömrünün yarısı her şeyden önce insan olduğunu ispat etmeye çalışmakla, geri kalan yarısı da evde, işyerinde, sokakta olağanüstü bir çabayla omuzlarındaki büyük yükleri kırmadan dökmeden taşımakla geçiyor. Milli voleybolcumuz Eda Erdem adına yapılan heykelin açılışında Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı, "Eda Erdem denince kaptan gibi k

Alaska gibi...

1916 yılının kış aylarında Avrupa'dan dünyaya, tuhaf bir cinnet hali, trans hali, huzursuzluk, Parkinson gibi değişik semptomlarla kendini gösteren sıra dışı bir hastalık yayılmaya başladı. En sonunda doktor Economo, hastalığı teşhis etti ve ona "uyku hastalığı" adını verdi. Sonraki on yıl boyunca beş milyon kişi bu salgından etkilendi. Hastalığa y

Umudu büyütmek

Önceki gün AYM, Sivas katliamı davası hakkındaki kararını açıklamak için yeniden görüşmeye aldı. Daha önce defalarca gündemine aldığı gibi... Sivas katliamı olduktan hemen sonra Kayseri DGM'de (O zamanlar Devlet Güvenlik Mahkemeleri vardı) başlayan dava Ankara'ya alındı; ardından da yıllar sürecek yargılama süreci başladı. Bir gün adaletin geleceği

'Arkadaşlık Günleriydi'

Ahmet Telli, aynı zamanda kitabı olan "Arkadaşlık Günleriydi"de şöyle seslenir: "Sen o zamanlar hâlâ olduğun gibi şimdi sen o zamanlar aşkları uzun sürer sanarak Sen o zamanlar kadife pantolon hâki parkanla Sen o zamanlar kalbine söz dinletemediğin Sen o zamanlar sırılsıklam kır ve şehir O zamanlar arkadaşlık günleriydi adamım..." O omuzdaşlıkla ge

İyilik ve ölüm

Geçtiğimiz günlerde gazetelerde son günlerde artan bir şiddet haberi daha olanca sıradanlığıyla yayımlandı. İzmir'de bir taksi şoförü kapüşon ve cerrahi maske takan bir yolcuyu aracına aldı. Hava soğuktu, bu nedenle yolcunun bir an önce gideceği yere varması gerektiğini düşündü. Ancak yaptığı iyilik onun canına mal oldu. Katil, şoförü ağır yaraladı

Kar

Aylardır karın yağmasını bekleyenlerdenim. Yağsın da fukaralığın, adaletsizliğin, kıyımın, günbegün artan salgının üstünü bembeyaz bir örtü gibi örtsün. Belki o zaman umudu da kolundan tutup yeniden aramıza alırız. Nicedir kendini esirgiyor bizden. Yüzümüzü güldürmüyor, sevinçle sarıp sarmalamıyor, güzel günlere olan inancımızı elimizden alıyor. Çü

Bir ülkenin karanlık yüzü

Prof. Dr. Bedri Karafakioğlu, işine gitmek üzere Ataköy'de bulunan evinden çıktı. Kendinden emin adımlarla arabasına bindi. Her şey sıradandı, gözüne çarpan herhangi bir fevkaladelik yoktu. Bakırköy'e doğru yöneldiğinde çalıntı bir Anadol'dan yaylım ateşi açıldı. Oracıkta yere yığıldı. Karafakioğlu ülkemizin en önemli aydınlarındandı, aynı zamanda