Coşkun Çokyiğit

Yeniçağ

Yardımseverlik

Amerika'da bir plajda yaşanan olayı telefonla çeken birisi sosyal medyada yayınlamış olmalı ki, ana akış haberlerde yer aldı. Çocuklu ailelerin gözü önünde kumlara uzanmış bir çift yatak odasındaymış gibi rahat davranışlar sergiliyor. Tepki gecikmiyor ve yangı geçirmekte olan kadın ve erkeğin üzerlerine serpiliyor. Yatay pozisyondaki arsız dikey po

Sinema bileti pahalı patlamış mısır berbat filmlerin eski tadı yok!

Sinema salonlarında film izlemeyeli birkaç ay kadar oldu. Neyse ki İstanbul'a döndüm. Evime en yakın salonlarda seyredilecek birkaç film seçtim. Tercihlerimde, hâlâ bıkıp usanmadan basın ön gösterimlerine katılıp, benim artık biraz demode bulduğum puanlama sistemini ısrarla devam ettiren güvendiğim birkaç sinema yazarının sosyal medya hesaplarındak

Annelerine hediye verir gibi

Türk adı bin yıl sonra yeniden devlet adı oldu. Bu isim Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün başkanlığında Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından tercih edildi. Gün geldi paralara Bozkurt resmi kondu. Atatürk'ün emri ile yaptırılan Ergenekon'dan çıkış temalı tabloya Bozkurt resmi çizildi. Sonra "sarışın bir kurt"a benzeyen lider vefat etti ve Türk çağdaş

Kristal kül tablası

İnsan yaşlandıkça, geçmişin daha iyi, şimdinin pek fena, geleceğin beter olacağına dair düşünce kalıbının kısır döngüsü içine hapsoluyor. Maziyi bir cennet olarak görmek o kadar yaygın bir ön kabul ki, kitaplara bile isim olmuştur, "Mazi Cenneti" gibi. Muhtemelen bunun önde gelen sebebi, her kişi için doğmadan önce bir cennet sayılacak olan ana rah

Oryantalist Okuryazarların Yeni Totemi: Türkiyelilik

Tarihimiz hakkında değil bütün bir değerler sistemimiz üzerinde yürütülen ağır beşinci kol faaliyetleri, asgari müştereklerimizi paramparça etmeye odaklı. Sadece tarih mi Lisan, müzik, din, dindarlık, ahlak, laiklik, gelenekler: nevruz, yılbaşı, Türk, Türkiye, Türkiyelilik; Tarih, Osmanlı, Kayı Boyu meselesi Tarihi şahsiyetler: Yıldırım Beyazıt, Ti

Ötekilerin ödülleri

Milletimizin bazı konularda tuhaf tutkuları hatta kompleksleri vardır. Nobel, Eurovision, Oscar vb gibi. Osmanlı döneminden beri Batı ülkelerine gidip gelen "münevverân ve avâm" tarafından oluşturulan bu kompleks, "Onlarda var bizde neden yok" algısına, "Bizim de Nobel almış yazarımız, bizim de Eurovision birincisi şarkıcımız, Bizim de Oscar'lı fil

Akşemseddin'in torunu olmak

Yazmak bazılarımız için büyük mesuliyet. Eline kalemi alıp düşüncelerini kâğıda geçirmek sözde kolay bir işmiş gibi görünebilir. Doğrudur, bir bakıma kolay da! Dünyanın kâğıt ve kalem kaynakları bu tür kolay yazılar için harcanmıştır. Yüz milyarca harf, kelime, cümle milyonlarca ton kâğıtta basılı duruyor ve kimsenin bunları umursadığı yok. Ama baz

İstanbul'un Fetih

"Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik,Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik"dizleri ruhumuzu coşturuyordu. Atalarımızın, onları tanımayanlar için efsane sanılan gerçek hikâyelerini biz de efsane gibi, masal gibi dinliyor, "Anlat bana ecdadımı anlat, istersen tarihe masal kat" diyerek daha fazlasını duymak istiyorduk. Sanki binlerce yıl yitik

Son Akşam Yemeği ve Yapay Zekâ Yahuda

Kuzu, ormanın tekinsiz yollarında, büyük bir neşe içinde seke seke koşturuyorken kurnaz tilki yoluna çıkıvermiş. Tilkinin alaycılığından nefret eden kuzu kenara çekilmiş. Ama tilki kıs kıs gülerek kuzuya sormuş: "Hayrola kuzu kardeş, böyle neşeli neşeli meleyerek nereye gidiyorsun" Kuzu kendinden emin ve biraz da mağrur cevap vermiş: "Kral hazretle

Maymunlar Cehennemi Kimden Yana

1968 yılında "Planet of the Apes" orijinal adıyla seyirciye sunulan ve bir klasik hâline gelen "Maymunlar Cehennemi" her yıl bir yenisi çekilerek bilim kurgu sinemasının bereketlilerinden biri oldu. Seri, 1973 yılında vizyona giren "Battle for the Planet of the Apes" Maymunlar Cehenneminde Savaş ile durduruldu ve 2001 yılında Maymunlar Gezegeni (Pl