Coşkun Çokyiğit

Yeniçağ

Yeni bir dünya kurulur mu

Dünyamızda olup bitenleri bombardımana tutulmuş zihinlerimizle ne kadar doğru yorumlayabiliyoruz Her gün bir diğerini bastıran şok haberler daha onlar üzerinde doğru dürüst düşünüp tartışıp haklarında karar vermek şöyle dursun, anlayamadığımızı anlamadan yerine bir başkası geliyor. Dünya, şirazesi dağılmış kitap yaprakları gibi gittikçe daha düzens

Sen neymişsin be Freud

İnternette yayınlanan yüz milyonlarca paylaşıma sinirleniyoruz ya, aslına bakarsak kendimize sinirlenmemiz lazım. Sanal âlemde o kadar ciddi yayınlar var ki, yıllarca okuyup bir araya getiremediğiniz bilgileri bir ilaç tableti, bir vitamin takviyesi gibi bize sunuyor ve konu hakkındaki kararsızlık hastalığınızı sağaltıveriyor.Samimiyetle söylüyorum

Dede Korkut'u bilmek!

Önceki gün arkadaşım Prof. Dr. Hayati Durmaz "Bugün seni çok özel bir toplantıya götürmemi ister misin" diye sorduğunda bu köşenin yazısını yazmak üzere masa başına geçmiştim. Elimde konu olarak galasına çağrıldığım "Paranoya" filmi ve bazı aktüel haberler üzerine fikir kırıntılarım vardı. Durmaz Hocama sordum nereye gideceğiz, konu nedir diye. "De

Kopya aslını yaşatır

Yönetmen Ridley Scott'un Roma'nın kalbi Kolezyum'a kamerasını çevireli 24 yıl olmuş! İnsana dudak ısırtan ve "zaman bir kuş gibi uçup gitmiş" dedirten ciddi bir süre Gladyatör (2000), sinemaseverleri zaman yolculuğuna çıkarmıştı. Filmi izlerken adeta bir portaldan geçip Romulus ve Remus'un kurduğu, bütün zamanların en korkunç "Sodom ve Gomore"sine

İçim burkulur

İlkokul'da sosyal bilgiler dersinde adalet sistemi konusunu işlerken öğretmenimiz bizi Kahramanmaraş Adliyesi'ne götürmüştü. Mahkeme salonunu dolduran öğrencilerden haberdar olunduğundan mıdır, kimsenin ilgisini çekmeyecek bir kız kaçırma davası olduğundan mıdır salonda izleyici olarak sadece bizim sınıf vardı.O gün benimle birlikte mahkemeyi takip

Anne mutfağının saflığı

Hasretini en çok çektiğimiz şeylerin en başında annelerimizin yaptığı yemekler gelir. İlber Hoca'nın bir söyleşisinde dile getirdiği gibi, Antepliler hanımlarının yaptığı leziz yemekleri yer ardından da 'Anam daha gözel yapardı' der. Sadece Antepliler mi Bütün insanlar annesinin mutfağından çıkan yemekleri özler, onları anar. İşte bir insanın "dama

"Musa'ya inanan kardeşlerimiz"

Ruhumuzu karartan zamanlar, gururumuzu kıran olaylar içinde tutunmaya, ayakta durmaya çalışıyoruz. Sathı mail dedikleri kaygan bir zeminde! "Sathı mail"in mecazi anlamı şöyle diyor Kubbealtı Lügati: Bir hedefe ulaşmak üzere başlayan olaylar zinciri, süreç: "Seçim sathı mailine girildi."Peki, sathı maile girmek için illa seçim olması mı lazım Yıkım

"Ne Yılmaz Güneyi be"

Yıllar önceki bir yazımın başlığını "Altın Portakal dilim dilim soyuluyor" koyduğum için Antalyalı siyasetçilerin bir kısmı bu başlığı çok sevmiş, bir kısmı bana küsmüştü. Şimdiki başlığımı, Farah Zeynep Abdullah'ın bir başka gönderiyi "reX"leyerek yaptığı ve üste "ne yılmaz güneyi be" yazdığı gönderisinden aynen aldım. Muhtemelen bazıları yine sev

Sanat istatistik ortalamaya indirgenmesin

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin (dün 12 Ekim) kapanış töreninde ödüller, sahiplerini buldu. (Bu yazı ödüller dağıtılmadan yazılmıştır. Ödüllerle ilgili görüşlerimi başka bir yazıda belirteceğim.) Uzun bir film izleme maratonundan sonra gazeteciler olsun, umumi seyirci kitlesi olsun hemen herkes tahminde bulunmaya başladı, "En

Antalya Altın Portakal Film Festivali

Film festivalleri hayatın vazgeçilmez bir parçası oldu. Ulusal ve uluslararası festivallerin adını alt alta yazsam yere göğe sığmaz. Ülkemizin en saygın film festivali herkesin bildiği gibi "Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali"dir ki, doğrusu ben Altın Portakal fanatiği olarak yaftalanabilirim. 1986 yılında festival uçağı Yeşilköy At