Yassaak!

Hürriyet: Yaz kış yeşil ağaç Gölgesinde aç, muhtaç yok. Demokrasi, adalet, meşveret, hukuk gibi öteki "antika" şeyler de düşüyor aklına. Daha başkaları da var.Bunlarsız yaşayamaz, nefes alamazsın. Hürriyet yoksa istibdat var. Demokrasi yoksa krallık... Zaten ya kralcı olur insan ya da kuralcı... Her kralın kendi kuralları olur. Kuralların işlediği yerde, krallar olmaz. Adalet yoksa zulüm vardır. Meselâ hürriyet gündüz gibi pırıl pırıl göz kamaştıran bir güzellik... insanca yaşamak için yasakların paslı kilidini, zincirini bu sihirli kelimeler çözer ancak. Yoksa her gittiğin yerde o büyün tebessümleri solduran "yassaak!" çıkar karşımıza. Bir yere gidemezsin. Bir yerlerden tanıdık geliyor mu bu nabeca fotoğraf Bu hürriyet, meşveret, adalet, ne, diye merak da ediyorsun. Haklısın. Ben de çok düşünürdüm; ne bunlar, diye zaman zaman. Şimdilerde daha çok düşünüyorum. Amca çocukları mı dersin, kardeş mi, beşizler, altızlar mı! Ne dersen de! Anlamamışız doğrusu. Hâlâ tanımıyoruz. Bunlar sen, benmişiz meğer! Olmadan olur, sandırmışlar ve yandırmışlar bizi. Bunlar yoksa, kıyamet sahneleri bitmez. Bunlar herkesin sınırlarını, sinirlerini, ağlamasını, tebessümünü çizer. Yoksa çizerler seni, beni. Bak; kimse sahip çıkmaz bunlara; sen, ben sahip çıkmazsak! Bunlar olmazsa olmazı insanlığın. Rahat nefes almanın, gökyüzüne bakmanın... Kuşları, bulutları okşamanın... Hayatı bir kitabın sayfalarını çevirir gibi yaşamanın... Bunlar var ya hayatın ipeksi dokunuşu sana. Gittiğin yerde insan olduğunu hatırlarsın. Acele işler yok orda. Kapkaç yok. Güneşini çalamazlar, gölge edemezler, olduk olmadık soru soramazlar. Bir derdin oldu mu Meclis Evi'ne sığınırsın. Fakat sana çok iş düşüyor; oralı olmuyorsun. Birileri her şeyi yapar diye hüsn-i zan içindesin. Bu güzel yarı yarıya... öteki yarısı da adem-i itimat... Güvenemeyip arada emanetim ne durumda diye soracaksın. Öyle ya çoban uyur, hastalanır, başka hesaplar peşine düşebilir. Ona da merhamet et, böyle hesap sor ki o da gevşeyen yanlarını sıkılasın. Seçtiklerinivekilleri aslında her şeyi bile her ân yeniden seçeceksin. Hey, şey, bir dakika diyeceksin. Yoksa etten ekmekten, oddan ocaktan olursun. Hürriyetin peşine düşenler yolda kalmaz. Amma burada amma orada tebrik edilenlerin başında gelir. Hürriyetine düşkünler düşmez, üşümez, terlemez; dedim ya aç kalmaz, kalmaz,