Ahmet B. Ercilasun

Yeniçağ

Geçen hafta

Küfredenleri kendi küfürleriyle baş başa bırakıp biz geçen hafta ne olduğuna bakalım. Geçen haftanın son günlerinde, 27 ve 28 Mayıs'ta "Moğolistan Kültürel Mirası İçinde Türk Yazıtlarının Bugünü ve Geleceği" çalıştayı yapıldı. İzmir'de Kâtip Çelebi Üniversitesi tarafından düzenlenen çalıştaya 18'i Türkiye'den, 18'i Moğolistan'dan olmak üzere 36 del

Çin kaynaklarında Türk

Çin kaynaklarında Türk sözünün kullanımı Orhun anıtlarından öncedir. En eski kaynak 629 tarihli Cou-şu'dur. Cou-şu, Çin'in Cou hanedanının tarihi demektir. Ondan yedi yıl sonraki (636) Sui-şu da en eski kaynaklardandır. Sui-şu, Sui hanedanının tarihi demektir. İşte bengü taşlardan 100 yıl kadar önceki bu kaynaklarda Türkler için özel bölümler vardı

Uyanış

Ülkenin siyasi ve ekonomik durumunun iyi olduğunu söylemek mümkün değil. Siyasi durum belki tartışılabilir. İktidar partileri ve iktidarı tutan basın yayın organları ülke siyasetinin iyi olduğunu söylüyorlar. Muhalifler de kötü olduğunu. Ancak iktisadi durum tartışılamayacak kadar açıktır. Çünkü hepimiz her gün artan fiyatların içinde yaşıyoruz. He

Bengü taşlarda Türk

"Tarihimiz ve Osmanlı" başlıklı yazımda en az altıncı yüzyıldan beri Türk adıyla yaşadığımızı belirtmiş ve Türk adının tarihî akışını ana çizgileriyle yazmıştım. Bu iddianın belgelerini göstermek ve bunun için de ayrıntılara girmek gerekiyor. Bengü taşlardan başlayalım. Bengü taşlardaki yazılar, Türk dilinin bilinen en eski metinleridir. "Orhun abi

Bişkek'ten Kars'a Köktürklerden Türkiye Türklerine

Deniz Zeyrek 11 yaşındadır. Kars'ın Susuz ilçesindeki okulundan evine dönmektedir. Fakat evin önünde bir kalabalık vardır. 27 Nisan 2022 tarihli "Vicdanlar körelince" yazısına şöyle devam ediyor Zeyrek: "Önündeki kalabalığı görünce eve doğru koştuk. Kapının önünde yeşil çadır kurulmuştu. Kadınlar içeride ağlaşıyordu." Ağlaşmanın sebebi, Zeyrek'in k

Tarihimiz ve Osmanlı

Osmanlı dönemi tarihimizin önemli bir bölümüdür. Milletler tarihî süreçlerin sonucudur. Bugün biz de Türk adıyla bir millet olarak yaşıyorsak bunu birlikte yaşadığımız tarihî maceraya borçluyuz. Milletimizin adı en az altıncı yüzyıldan beri Türk'tür. 552 yılında Bumın ve İstemi Kağan'la başlayan hanedana biz GöktürkKöktürk diyoruz. Fakat onlar kend

Efendilik

Bu günlerde herkes cumhurbaşkanı adayında bulunması gereken niteliklerden söz ediyor. Seçilebilirlik, kucaklayıcılık, şu veya bu kesimden oy alabilme potansiyeli Doğrusu ben çevreme bakınca "efendilik" niteliğini daha fazla önemser oldum. "Efendi" kelimesinin sözlükte birçok anlamı var. Benim üzerinde durduğum anlam şu: "Görgülü, nazik, kibar". Yan

Soygun

Benim işim sözlüklerledir. Bir kavram üzerinde düşünürken, yazı yazarken önce sözlüğe bakarım. Anlamını çok iyi bildiğimi sandığım kelimeler için de bazen bunu yaparım. Kelimeler genellikle çok anlamlıdır ve bütün anlamlar birden aklımıza gelmeyebilir. Sözlükler bütün anlamları toplamaya çalıştığı için mutlaka başvurulması gereken kaynaklardır. Tür

"Gelibolu'dan Bir Bulut Ağdı"

Uludağ Üniversitesi gençleri yemekhanenin ortasına bir piyano yerleştirmişler. Genç ve güzel bir kız piyanoya yaklaşıyor, tuşlara dokunuyor. Sihirli bir müzik sesi havayı dolduruyor. Daha sonra bir flüt, bir keman geliyor sahneye. Sonra üflemeli çalgılar Çanakkale türküsünün hüzünlü nağmeleri ruhlarımızı dolduruyor. Sahneyi ben anlatamıyorum. Okuyu

Namus ve şeref

Türkçe Sözlük'te namus "1. Bir toplum içinde ahlak kurallarına ve toplumsal değerlere bağlılık, iffet, 2. Dürüstlük, doğruluk" olarak açıklanmıştır. Şemseddin Sami'nin Kamus-ı Türkî'sinde ise "1. Kanun, nizam, 2. Irz, edep, 3. İffet, istikamet" karşılıkları var. Üçüncü anlam için verilen örnek şöyle: "Namuslu olan yalan söylemez." Üçüncü anlamın ör