Geçen hafta

Küfredenleri kendi küfürleriyle baş başa bırakıp biz geçen hafta ne olduğuna bakalım. Geçen haftanın son günlerinde, 27 ve 28 Mayıs'ta "Moğolistan Kültürel Mirası İçinde Türk Yazıtlarının Bugünü ve Geleceği" çalıştayı yapıldı. İzmir'de Kâtip Çelebi Üniversitesi tarafından düzenlenen çalıştaya 18'i Türkiye'den, 18'i Moğolistan'dan olmak üzere 36 delege katıldı. Moğol delegelerden bazıları Moğolistan Devleti'nin konuyla ilgili yetkilileri idi. Şüphesiz geçen hafta Türkiye'de siyasiler birtakım işler yaptılar, konuştular. İnsanlar birbirleriyle kavga ettiler, arabalar birbirlerine çarptılar. Televizyonlar ve gazeteler de günü gününe bunları halka duyurdular. Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş devam etti. Çeşitli ülkelerin yetkilileri çeşitli konular hakkında demeçler verdiler. Televizyonlar ve radyolar bunları da insanlara duyurdular. Ben geçen hafta bütün bunlardan uzak birkaç gün geçirdim. Dünya bir yana Türk bengü taşları bir yana. İzmir'e gitmeden önce oturup bir bildiri hazırladım: Dünyada ve Türkiye'de Türk Yazıtlarıyla İlgili Çalışmalar Üzerine. Anıt ve yazıtların Türkiye'deki önemli uzmanlarından biri olan Erhan Aydın Türk Runik Bibliyografyası adlı bir kitap hazırlamış. Bilge Kültür Sanat Yayınevi de 2017'de kitabı yayımlamış. Kitapta 2016 sonu itibarıyla tam 4.116 çalışmanın künyesi var. Erhan Aydın iki büyük makale ile bibliyografyayı 2019 sonuna kadar getirmiş ve çalışma sayısı 4.905'e çıkmış. Bugün itibarıyla çalışmaların sayısı 5.000'i aşmış olmalı. Eski Türk anıt ve yazıtları üzerindeki çalışmalar 5.000'i aşmış ise bu bir olaydır. Üstelik bu çalışmalar, Türkiye Türkçesinden Kazak Türkçesine, Azerbaycan Türkçesinden Tatar Türkçesine, Moğolcadan Rusçaya, Çinceden Macarcaya, İngilizceden