Mukaddes yolun mutlu yolcuları -1

Yıllardır bu yolculuğun hayali ile yaşıyordum.Her sene Hac kuraları çekildiğinde, "bu sene hacca gitmeye hak kazanamadınız" mesajı ile ümitlerimi bir sonraki seneye taşıyordum. Bu şekilde tam on bir yıl geçti. Bu arada ömrümüzden de onbir yıl daha gitmiş oldu. Bu arada çeşitli hastalıklarla imtihan olduk, bedenimiz eski enerjisini kaybetti ama ümitlerim her zaman canlı kaldı. Nihayet 2023 hac kuraları çekildi, bu defa bize çıkacağına dair içimde büyük bir ümit vardı. Kur'aların açıklanacağı saat geldiğinde yine heyecanla Diyanetin sitesine baktım, bu defa "hacca gitmeye hak kazandınız" yazıyordu. O andaki sevincimi ve heyecanımı tahmin edemezsiniz. Hanım namaz kılıyordu, selam vermesini beklemeden "hanım müjde hacca gidiyoruz" dedim. O da namazda iken aldığı bu müjde karşısında gözyaşları içinde namazını tamamladı. Onbir yıllık hasret nihayet sona eriyordu. Resimlerde ve filmlerde gördüğümüz Mescid-i Nebevi'yi, Ravzayı Mutahhara'yı, Kâbeyi Şerifi, dünya gözü ile yakından görecektik. "Lebbeyk, Allahümme lebbeyk..."diyerek Cenab-Hakk'ın davetine icabet edecektik. Allah'ın evinde, Allah'ın misafiri olarak kabul edilecektir. Kâbe'nin etrafında aşk ile pervane olanların arasına biz de katılacaktık. Bizim gibi bir âciz, bir fâni için bundan büyük saadet mi olurdu. Diyanetin sitesinde hac kesin kayıtları başladığı gün hemen kaydımızı olduk. Ondan sonra yol hazırlıklarına başladık. Bizden önce bu vazifeyi yapmış olanlarla konuştuk, onların tecrübelerinden faydalanmak istedik. Bir arkadaşım, " orada en fazla sabır gücüne ihtiyacın olacak, götürebildiğin kadar sabır götür" demişti. Ben de fıtratım icabı sabırlı bir insan olduğumu, ama bu tavsiyesini de dikkate alacağımı söylemiştim. Hazırlıklarımızı tamamladık, hareket günümüzü beklemeye başladık. Nihayet 9 Haziran günü Eskişehir Hasan Polatkan Havaalanında saat 19:30 gibi havalandık. Mukaddes yolculuk başlamıştı. Uçağımız havalandıktan sonra telmiye, (Lebbeyk, Allahümme lebbeyk) tekbir ve salavatlarla devam eden yolculuğumuz, üç saat sonra Medine Havaalanında sona erecekti. Nihayet kaptan pilotun anonsu duyuldu. "Medine havaalanına inmek üzereyiz, lütfen kemerlerinizi bağlayın". Burada yeni bir heyecan dalgası daha yüreğimi kaplamıştı. Peygamber Efendimiz'in (ASM) şehrine gelmiştik. Onun