Abdil Yıldırım

Yeni Asya

Yıkılır gider

ŞİİRÖmür caddesinde ilerledikçe, Yollar kıvrım kıvrım bükülür gider. Hayat çarkı ağır ağır döndükçe, Anılar maziye dökülür gider. Kervan yol alırken ıssız seherde, Yolculuk bitecek kim bilir nerde, Oyun sona erer, kapanır perde, Aktörler sahneden çekilir gider. Öyle bir nizam ki, inceden ince, Zerreler zikreder kendi dilince, Ruh sultanı ten ta

Toprakta kalır

ŞİİRAna kucağında başlar yolculuk, Okunan ilk ezan kulakta kalır. Gönül saksısında çiçektir çocuk, Sevgiyle beslenir, ayakta kalır. Yaşanası yıllar ne de tez geçer, En güzel rüyalar kundakta kalır, ığlıklar kesilir, oyunlar biter, Öksüz oyuncaklar sokakta kalır. Gurûba inerken ömür güneşi, Emeller, arzular, uzakta kalır, Söner gönüllerde sevda

Biri bine değişmem

Bekâya meyletmiş Mevlâm gönlümü, Bir bâkîyi bin fenâya değişmem. Ebediyyen solmayacak bir gülü, Bir mevsimlik bin bahara değişmem. Azlık çokluk, varlık yokluk izafî birer kavramdır. İnsan bir denize bakar, onu çok büyük görür. Bunun yanında yavaş yavaş akan bir dereye bakar, onu da denize nazaran küçük bir su olarak görür. Halbuki, deniz ne kadar

Yollar

ŞİİRYolcular muhtelif, yol çatal çatal, Gurbetin yolunu tutan yollar var. Orada güvercin, burada kartal, Yüreğime pençe atan yollar var. Yolcular geliyor kim bilir nereden, Kimi bir akşamdan, kimi seherden, Ufuklara doğru uzanıp giden, Güneşle birlikte batan yollar var. Bütün yollar bir mekanda bitiyor, Ya bir garda, ya limanda bitiyor, Beklenm

Gözlerim

ŞİİRHayalim maziye uzandı bir an, İslâm tarihine daldı gözlerim. O nur ikliminde gezdim bir zaman, Asr-ı Saadette kaldı gözlerim. Zaman tezgahında tarih dokunur, Nakışları bazen zulmet, bazen nur, Baktım dört kıtada ezan okunur, Yüreğim kabardı, doldu gözlerim. Acı manzaralar gördüm bir ara, Kalbimi dağladı yanan Buhara, Talihsiz Gırnata geldi

Sanatı seven sanatkârı da sever

Kâinat kitabı herkese açık, Okuyana her hecesi güzeldir, Günde iki sayfa yazılıyor bak, Hem gündüzü, hem gecesi güzeldir A.Y. İnsan güzel bir tablo görse, ona bakmaktan zevk alır, mutlu olur. Güzel ve muhteşem bir eser görse, onu inceler, merakla ve hayranlıkla seyreder. O eserin sahibini tebrik eder. Selimiye Camii'ni seyreden bir insan, ondaki i

İç içe

ŞİİRÂlemleri hep iç içe yaratmış, Neleri halk etmiş neyin içinde. Her zerreyi bin hikmetle donatmış, Her şey çıkar tek bir şeyin içinde. İpek gibi kökler taşı deliyor, Kudret gizli âcizliğin içinde. Yerden yemi, gökten suyu geliyor, Hayat var bir damla suyun içinde. Ağaçlar dizilmiş yol kenarına, Kiminin dalları çayın içinde. Kimisi yaklaşmış g

Konuşa konuşa anlaşabiliyor muyuz

"İnsanlar konuşa konuşa anlaşır" demişiz ama, zamanımızda durum hiç de öyle göstermiyor.İnsanlar her zaman konuşa konuşa anlaşabilselerdi, dünyada hiçbir savaş yaşanmaz, anarşi ve terör ortaya çıkmazdı. Halbuki yeryüzünde savaşlar, kan dökmeler, can almalar hiç eksik olmuyor. Devletler arasındaki anlaşmazlıkları çözmek için devlet adamları bir aray

Gönül

ŞİİRÖmür sermayesi bitmek üzere, Senin arzuların bitmiyor gönül. Emellerin uzanıyor her yere, Hiç birine elin yetmiyor gönül. Her gün eksiliyor gücün kuvvetin, İşe yaramıyor malın servetin, Hudutları aşan şanın şöhretin, Kabirden öteye gitmiyor gönül. ukurlar açılmış yanaklarında, Beyazlar belirmiş şakaklarında, Tebessüm donuyor dudaklarında, G

Çocukluğumdaki Cumhuriyeti istiyorum

Çocukken Cumhuriyet Bayramlarını nasıl bir coşku ile kutlardık değil mi İstiklâl Marşını okurken göğsümüz kabarır, bayrağımıza bakarken gözlerimiz yaşarırdı.Şiir okurken hançeremizi yırtarcasına bağırırdık. Küçücük yüreklerimizde kocaman duygular taşırdık. Zira cumhuriyet bizim için hürriyetti, barıştı, eşitlikti, halkın iradesinin üstünlüğü idi.