Süleyman Seyfi Öğün

Yeni Şafak

İnsansızlaştırma

Modern dünyânın zihnî dünyâsı hummalı bir nesneleştirme arzusu üzerinden şekillendi. Bunun maddî arkaplânında hiç şüphesiz, kapitalist iş ve işlemlerle işleyen kapitalist sermâye birikimin dinamikleri yatmaktadır. İnsanın duygularından tamâmen arındırılmış, dolayısıyla herhangi bir ahlâkî engelle çarpmayan bir dünyâdır bu. Burada herşey alabildiğin

Mikado oyunu (2)

İtiraf etmeliyim ki, BM'nin kuruluşunun 80. sene-i devriyesi için yapılan toplantı, orada yapılan konuşmalar ve bunun hemen akabinde Beyaz Saray'da tertip edilen; Trump ve Erdoğan'ın başkanlık ettiği müzâkereler bu yazının ikinci bölümü için tasarladığı değerlendirmeleri yeniden şekillendirdi. Evvela BM için bir şeyler yazmak istiyorum. Artık herke

Mikado oyunu (1)

7 Ekim Aksa Tufânı'nın hemen arkasından Batı'dan gelen tepkileri hatırlayalım. Liderler soluğu Tel Aviv'de almış, başta Netanyahu olmak üzere "kurban" olarak gördükleri İsrâil'in liderleriyle sarmaş dolaş olmuş, neredeyse iki gözleri iki çeşme vaziyette fotoğraf vermişlerdi. HAMAS, çok sayıda İsrâilli vatandaşı öldürmüş, yüzlercesini de rehin almış

Trump'ın sırrı

İkinci ihtimâl ise siyâsî ve stratejik olarak dile getirdiğiniz taleplerinizle Trump'ın damarına; dokunulmaz olarak ilân ettiği haydi açık söyleyelim İsrâil'e ve siyonist faşizmin arazisine basmanız durumunda devreye giriyor.. İşte orada Trump âniden şâhinleşiyor. Çığrından çıkıyor ve sizi düpedüz aşağılıyor ve tehdit ediyor. TC Cumhûrbaşkanı yola

Dinsizin hakkından imansız gelir

20. asrın en büyük felâketi milyonlarca mâsum Yahudînin toplama kamplarında ağır işkencelere mâruz bırakılması ve katledilmesiydi. Bu, Batı medeniyetinin ağır bir krizi ve hayâl kırıklığı ile neticelenen bir hâdiseydi. Çünkü çok değil, daha asrın başlarında akıl, bilim, sanat ve felsefe temelinde Batı aydınlanmasının târihi daha insânî ve ahlâkî kı

Geciken savaş

Bu yazılarda sık sık vurgulandığı üzere dünyâ kapitalizminin derin bir çelişkisi var. Ona has birikim ve yatırım süreçleri, diyalektik olarak bir dizi krizi de berâberinde getiriyor. Daha basit olarak ifâde edecek olursak, ilânihaye devâm eden bir ekonomik kalkınma ve refah artışı geçerli değildir. Çünkü kalkınma ve refah gibi parlak süreçler zamân

Katar saldırısının düşündürdükleri

İsrâil sınır tanımıyor. Evvela Tunus'daki SUMUD Filosuna drone saldırısı yapıp bir gemiyi yaktı. Kısa aralıklarla Yemen, Lübnan ve Sûriye'deki hedeflerine saldırdı. En son olarak da Katar'ın başşehri Doha'da ABD'nin ateşkes teklifini değerlendirmek üzere toplantı yapan HAMAS üst seviye idârecilerine karşı bir hava saldırısı tertip etti. Katar saldı

ABD nereye

Trump ikitidâra, ABD'yi yeniden ayağa kaldırmak iddiası ve beklentisi ile geldi. Henüz sekiz aydır Beyaz Saray'da. Ama bu kısa zaman zarfında yaptıkları bâzı soruların doğmasına sebebiyet veriyor. Sorulardan ilki, doğrudan Trump'ın bu gidişle normal Başkanlık zamânını tamamlayıp tamamlayamayacağı ile alâkalı. Eğer tutarsız , hasımlarına karşı gider

Ayı, ejderhâ, fil ve bozkurtun dansına dâir

Sovyetler Birliği'nin çöküşü Amerika Birleşik Devletleri açısından mutlak bir zafer olarak algılandı. ABD'nin dünyâ hegemonyasının önünde hiçbir mâni kalmamıştı. II.Umûmî Harp sonrası ABD, İngiltere ve Sovyetler Birliği tarafından kurulan bir dünyâ dengesinin devâm ettirilmesi artık gerekmiyordu. ABD tek taraflı olarak, inşâsında kendi harcının da

Muhtemel bir Türkiye-İsrâil savaşına dâir

Ortadoğu'da yaşananlar yavaş yavaş Türkiye-İsrâil askerî hesaplaşması ihtimâlini tırmandıran bir boyut kazanmaya başladı. Taraflardan gelen açıklamalar, böyle bir senaryonun her zaman olduğundan daha muhtemel hâle geldiğine işâret ediyor. Doğrusu ben bu ihtimâlin başta ABD olmak üzere, bu coğrafyaya müdâhil güçler tarafından aslâ arzu edilemeyeceği