İlhan Oral

Yeni Akit

Asrın seçimi ve önemi

Altmış küsur yıl oldu İstanbul'dayım. Altmış ihtilalini İstanbul'da yaşadım. Nice entrika ve nice mağduriyetlerin iliğine kadar şahidiyim, hepsi hafızamdadır. Bu konu çok su götürecek bir süreçtir. Altmış ihtilalin birey bazında en büyük mağduru halk tarafından çok sevilen Başvekil Merhum Adnan Menderes ve yakın arkadaşlarıdır. Ona suç isnat etmeye

Dertlerimiz veçıkmazlarımız!

Evet, asrımızda çok derdimiz var, çıkmazlarımız yaygın, büyük davamızdan bağlarımız kopuktur. Fakat bizim inancımızda ümitsizliğin yeri de yoktur. Tahribat beşerî mülahazalarının çok üstündedir. Telafisi çok meşakkatlidir. Dedesinin mezar taşı yazısını okuyamayacak kadar büyük davadan koparılmış nesiller bunalımdadır. Bizi, biz yapan değerlerimizd

Bayramlar neden çok önemlidir

Bir fıtır bayramını daha idrak ettik. Nice güzellik ve nimetleriyle şereflendik. Bütün yakınlarımın, dostlarımın, ehli İslam'ın ve tüm ümmeti Muhammed'in ramazan bayramlarını tebrik ediyorum. Rabbimizden ümmetin uyanışına vesile olmasını diliyorum. İslam âleminin bu büyük bayramının tahminler üstü çok önemi vardır. Ramazan ayının, bu ayda nazil ola

"İslam zannedilen din" karmaşası (3)

Sistemler net değil, istikrarı yoktur. İnsanı maddesi ve manası ile tatmin edecek özelliklere sahip değildir. İnsanın kalbî ve ruhî değerlerini önemsemez. Kalbin işleyiş sistemini ve ihtiyaçlarını devre dışı bırakır. Kalbin ayarı ancak ve ancak Yaratanına aittir. Kalbe idrak, kulağa duyma ve göze görme işlevleri veren Rabbimiz ayar vermiş ve onu in

"İslam zannedilen din" karmaşası (2)

İslam Dini, Kur'an bütünlüğü ve "Halis DİN" sadeliği ile kabul edilmedikçe karmaşaya mahkûm edilir. Beşerî müdahalelerle de din gücünü göstermez olur. Sünneti seniyye hesaba katılmazsa İslam hayatını yaşamak mümkün olmaz. Bugünkü durumun da net ifadesi kendini göstermiş olur. Müslümanlara dayatılan bugünkü İslam "zannedilen din" olur. İslam adına m

"İslam zannedilen din" karmaşası

Günümüz Müslümanları olarak "DİN" hakkında bir türlü netleşemedik. Daha doğrusu; "semi'na ve eta'na" diyemedik. İnsanımızın mayasının ne kadar asil ve sağlam olduğunu, şu son depremde bir daha net yüzüyle gördük. Buna rağmen İslam'ın birliğini ve bütünlüğünü gerçekleştirmede bir arpa boyu yol alamadık. Müslümanların kalplerinin ülfetini, "tevhid i

Afet ve felaketlerin reçetesi

Afet ve felaketlerin reçetesi vardır. Hem de garantilidir. Çünkü ilâhîdir. Bütün insanlar buna inansalar da, inanmasalar da bu reçete gerçeği, değişmez hakikattir. İnanmayanlar, kendilerine muvakkaten verilmiş ömürleri süresince iddialarını sürdürürler. Kendilerini hayat sahibi yapan ilâhî enerji ruh çekilip alınınca bütün iddiaları çöker sahipsiz

Diyanet İşleri Başkanlığımıza teklifimiz

Zamanı geçmeden toparlanalım, kendimize gelelim. Felaketler son darbesini vurmadan tedbir almaya azmedelim. Felaketler bitmiyor, artarak birbirini takip ediyor. Korona diye bir hastalık çıkıyor bütün dünyayı sarıyor. En güçlü kahramanları bile dize getiriyor. Yedek parçası Kovid-19, onu destekliyor. Kısa zamanda nice insanları alıp götürüyor. İbret

Yandaş paylaşımcıların entrikaları!

Şu dünyanın haline bakın. Ankara savaşında Yıldırım Bayezid Han'ı mağlup eden Timur, çadırda kabul anında gülmüş. Yıldırım Bayezid'in gururuna dokunmuş. Yıldırım Bayezid; benim esaretime gülüyorsun diye mukabele etmiş. Timur ise hayır diyerek beklenmedik bir cevap vermiş. Bu cevap gerçekten ilginçtir. "Şu dünyanın haline bak" demiş ve eklemiş. "Bu

Mülkün sahibinihesaba katmazsanız!

Evet, mülkün sahibi yalnızca Allah'tır. Bu mutlak gerçeği algılama sıkıntısı çekeni düşünmek bile akla zaittir. Aslında bu mutlak gerçeği anlamayan insan normal değildir. Hele bir düşünün. Henüz etkileri taze olan ve dünyayı etkisi altına almış korona olayı, insanlığa,MÜLKÜN SAHİBİNİhatırlatmaya yetmedi. Üçüncü dünya savaşının ayak sesleri duyulmay