"İslam zannedilen din" karmaşası (2)

İslam Dini, Kur'an bütünlüğü ve "Halis DİN" sadeliği ile kabul edilmedikçe karmaşaya mahkûm edilir. Beşerî müdahalelerle de din gücünü göstermez olur. Sünneti seniyye hesaba katılmazsa İslam hayatını yaşamak mümkün olmaz. Bugünkü durumun da net ifadesi kendini göstermiş olur. Müslümanlara dayatılan bugünkü İslam "zannedilen din" olur. İslam adına mücadele edenler de genelde delilsiz din olgusu üretirler. Âlim olmayanlar devreye girerler. Dinî alanı buz pistine çevirirler. İlmi, hikmet seviyesinde delil görmedikleri için de dinî itibarsızlaştırırlar. Bugün olduğu gibi" İSLAM zannedilen imajı ile bir din anlayışı oluşturmuş olur. Böyle bir din de halis din olmaktan çıkar, her şeyin tersi yaşanır. Din adına görev yapanlar, "İyiliği emretmeye yeltenip kendilerini unuturlar. Allah'ın Kitabını okurlar akıllarını çalıştırmazlar. Bunlar Kur'an'ıKerim'in manasını anlamadıkları için ömür boyu okudukları halde bir defa dâhi düşünme ihtiyacı hissetmezler. Bu insanların görevli oluşları da endişeyi artırmaktadır. Bunun net ve manidar örnekleri vardır ve sayamayacağımız kadar çoktur. Din, Kitabı ile kendi varlığını hissettirir. Farklı zihniyetler seline kapılmış Müslümanlar Kur'an'dan kopuk oldukları içininanç, ideal ve eylembirliğine uyamaz ve sonsuza uzanan batıl kervanına kapılırlar. Bugün