Romeo ve Juliet, ölmediler! Eyvah evlendiler!

Romeo - Davetli değildik, Juliet'in ailesinin maskeli balosuna baskın yapıp girdik. Onu gördüm. Tavuk kılığındaydı. O anda... Juliet- Tavuk değil! Anka kuşu! (Hayır tavuk- Hayır Anka kuşu- Hayır tavuk- Tamam anka kuşu olsun...) Romeo- O anda çıldırdım... Ona doğru saldırıya ge... Juliet- Hayır! Bana doğru süzüldün... Ölmeyip evlenmişler Shakespeare'in ölümsüz kıldığı, yüzyılların aşk simgesi Romeo ve Juliet , Verona'da o mezarda ölmeyip, Paris'e kaçıp evlenmişler meğerse. Ancak evlilik çatırdıyor; arada soğukluk var. Almadıkları evlilik terapisi kalmamış, şimdi biz seyirciler önünde hatıralarını canlandırarak yeni bir yöntem deniyorlar. İstanbul Tiyatro Festivali'nde İngiltere'den "Lost Dog" topluluğunun sunduğu küçük bir mücevher tadındaki "Juliet ve Romeo" oyunundan söz ediyorum. Topluluğun kurucusu Ben Duke'un tasarladığı, yazdığı, yönettiği ve iki olağanüstü oyuncunun dansçının (akrobat mı desem) Kip Johnson ve Solene Weinachter'in bize aktardıkları, aslında sanatla hayatın ilişkisi... Hatırlamak Müthiş zekice yazılmış metinde, şimdi 40'lı yaşlarda olan çiftimiz, hayatlarının en önemli anlarını (karşılaşma-aşk- ilk sevişme-sahte ölüm-intihar etmek-intihar etmemek) birbirlerine anlatırlarken aynı olayları, aynı dakikaları, nasıl da farklı algıladıklarını, farklı yorumladıklarını, farklı yaşadıklarını görüyoruz. Tıpkı birçok beraberlikte olduğu gibi!. Ve sözcüklerin yetmediği anlarda dans giriyor araya. Ama ne dans!!! Örneğin ilk karşılaşmada, tepeden tırnağa şehvete bürünmüş bir Romeo, Beatles müziği eşliğinde şeytani bir hamleyledansla sanki Juliet'i "becermeye" koşarcasına ilerlerken; Juliet'in yorumu, "Romeo, bir tüy gibi bana doğru süzülerek geldin" deyişi... Başka örnek Romeo'nun "Gününü nasıl geçirdin" sorusuna, annelik görevleriyle baş edemeyen ve ev işleriyle bunalan Juliet'in öfke krizi geçirmesi... Hatırlamak, yaşatmaktır. Ama bu iki kahramanımız Shakespeare'in eserine öylesine kilitlenmişler ki adeta onun esiri olmuşlar. O ölümsüz aşkı yakalamak için Juliet'in Shakespeare'in eserini tekrar tekrar okuması ve tekrar tekrar ölmeyi canlandırması ondan... Hem zaten sevgilisini öldü sanan Romeo'nun hiç de intihar etmeye niyeti yokmuş... Bir yanlış anlama... Öyleyse Öyleyse filmi geriye saralım. Herkesin, hepimizin sevgiye, aşka ihtiyacı var. Muhteşem uyum Hayatın ta kendisini yansıtan