Benim güzelim ülkem, muhteşem, harikulade ülkem, büyülü ülkem! Benim zavallı perişan, yorgun, yalnız ülkem; yoksul, yoksun, yolsuzluk ve yozluk sarmalında dibe vurmuş ülkem! Bu çelişkiyi, bu parçalanmayı şu günlerde hissetmeyen, yaşamayan yok sanırım. İşte tüm ekonomik güçlüklere karşın, üç yıl aradan sonra TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı şehre dönmüş. Yayınevleri, yazarlar, okurlar, hele çocuklar ve gençler, hele hele çokseslilik, çok renklilik egemen... Ne güzel!SİYASAL-EKONOMİK BASKIGelin görün ki kitaba yazara, yayımcıya, iletişime bir o kadar da baskı, sansür, yasaklama! Türkiye Yayıncılar Birliği'nin her yıl yayımladığı raporlar ortada: Yayıncılığın önündeki engelleri, sansür uygulamalarını ve yasaklamaları kamuoyuyla paylaşıyor. Fuar boyunca "Kitabıma Dokunma" kampanyası açtılar. Çünkü her gün daha çok kitap okurlardan koparılıyor, saklanıyor, erişilmez kılınıyor. Kitapların içerikleri nedeniyle yayınevlerine, yazarlara, çevirmenlere, matbaalara soruşturma ve davalar açılıyor. Kitap toplatma, yasaklama ya da poşete sokma kararları hızla artıyor. Yasakçı zihniyete karşı çıkmak için tüm kitapseverler katılabilir kitabımadokunma kampanyasına.Zaten ekonomik işkence ve baskı almış başını gidiyor! Tehlike çanları çalıyor: Yayıncılık sektörünün on aylık verileri, üretimde ciddi bir düşüş gösteriyor! Geçen yılın ve bu yılın ekim ayı arasında yüzde 22 düşüş! Hammadde ve kâğıt fiyatlarında dövizde yüzde 100'den fazla artış... Kâğıttayüzde 300'den çok fiyat artışı. Sonuç: Kitap fiyatlarında yüzde 84 artış! ÇÖLDE BİR VAHAFuarın açılışında PEN Yazarlar Derneği'nce düzenlediğimiz "Tüyap ve Edebiyat" panelinde Adnan Özyalçıner, Turhan Günay, Faruk Şüyün, Sunay Girgin ve ben geçmişten günümüze, günümüzden geleceğe bir yolculuğa çıktık. Anılarla kanatlandık; direncimizle umutlandık. Yolculuğun sonunda Tüyap Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Ünal'a zamansız bir kalem (PEN-kalem demek ya!) armağan ettik, çerçevelenmiş şu sözler eşliğinde: "1982'den bu yana TÜYAP Kitap Fuarları, Çölde bir vaha, yoklukta varsıllık, fırtınada sığınak, tehlikede can kurtarandır. Sınırları kaldırır, köprüler kurar. Ufuk açar, umut verir. Baskı ve yasaklar döneminde insana soluk aldırır. Yazar, şair, çevirmen, editör, yayıncı, sanatçı ve okurları buluşturur. Farklılıklardan zenginlik; tartışmalardan derinlik, hiçlikten olanak yaratır. Edebiyat, sanat, bilim, demokrasi kültürünü yaşama