Akşamüstü yürüyüşüne çıktı kadın. Yoldan gelmek, yola gitmek, yollara düşmek, yolcu olmak, yol yorgunu olmak, deniz yolunu kullanmak onun için 18 yaşından beri bir rutindi; sabah kahvaltısı yapmak kadar rutin...Rota oluşturuluyor denir ya, bu rota sanki ezelden oluşmuştu onun için. İstanbul-Yalova, Yalova-İstanbul... Evet mesafe kısa, hatta yolculuk bile sayılmazdı ama sayısını bile unuttuğu sıklıkla olunca, yine de zahmetti işte. Peygamber Efendimiz buyurmuş ki: "Yolculuk bir çeşit azaptır. Doğru dürüst yiyip içmekten ve uyumaktan sizi alıkor. Herhangi biriniz işini bitirince, evine dönmekte acele etsin!" Bu cihetiyle yolculuk ne kadar kısa da olsa yerleşik düzeni kurana kadar zahmetlidir, doğru. Fakat bir başka hadis-i şerifte de; "Seyahat edin sıhhat bulun" buyrulmuştur ki, bunu da bu günlerde yaşayarak daha da deneyimliyoruz. Gemiden memleketi izlemenin, şu resimdeki yoldan da İstanbul'a götürecek gemileri görmenin ikisi de aynı benim için. Gurbet-sıla denklemi yok benim için. Çünkü iki memleketliyim. Ne var ki doğduğun yerin misyonu tabii ki ağır tartar, sıla-yı rahim yapmanın ruhtaki ferahlığı tartışılmaz. "Bütün yollar Roma'ya çıkar" denmiş İlkçağda. Ama o Roma, şimdiki Roma değil; Doğu Roma yani Bizans İmparatorluğunun başkenti Konstantinopolis için söylenmiş. Zira dünyanın sıfır noktası ve yolların rotası Yerebatan Sarnıcı karşısındaki Milion Sütunu olarak belirlenmiş. "Yollar yürümekle aşınmaz" sözünün mimarı ise bizden, ünlü bir siyasetçi. Siyasetçiler yol yapmakla övünür, yolunu yapmak ise bir kişinin siyasi maharetidir. Bir yere izin mi çıkmıyor, bir istediği zor mu ele geçecek Hah işte, onu elde etmek için hassas noktalardan yol bulup ikna metodunu kullanmanın tabiridir, "yolunu yapmak.." "Ömür biter yol bitmez" ise meşhur kamyon arkası afişidir. Yürürken bunları düşündü kadın. Yoldaş aramazdı, çoğu kez yol arkadaşı olmazdı yanında. Elinde telefonu, gözü önünde büyüleyici manzara, zihninde düşünceler yeterince kalabalıktı zaten. Yolda rastlayıp uğradığı akrabalarla hoşbeş etmek yürüyüşün en zevkli yanıydı