Güçlü kadın olma

Bugün günlerdir zihnimde oturtamadığım yeni bir kavramı sizlerle değerlendirmek istiyorum...Güçlü kadın olmak... O kadar çok dillendiliriyor ve o kadar çok alkış alıyor ki bu imaj ama bence yanlış fıtrata aykırı bir yükleme ve güncelleme yapılıyor Halbuki kadın yaradılışı gereği ince hassas narin ve güçsüzdür... Ve bu özellikleri de ne acizlik ne zayıflık ne de utanılacak bir vasıftır. Fakat o zayıflık o narinlik o hasaasiyet içinde kadını, haydi diyelim ki güçlü kılan bir şey var ki onun ismi şefkat, feragat, fedakârlık ve dirayettir... Bir kadın hemen her işin üstesinden gelir, her zorluğa da katlanır, digerkâmlığı ile ömrünü feda eder derecede çalışır çabalar. Ama yine de bunları bir güç gösterisi olarak yapmaz. Bir tavuğun yavrularını korumak için köpeğe saldırması gibi bir güçtür bu... Gövde gösterisi değil toparlayıcılık ve koruyuculuk genleriyle hareket eder... Daha ne kadar güçlü olmalıyız acaba... Güçlü olacaz diye iş bölümünü eşlerin yardımını hayatımızdan çıkardığımızın farkında mıyız Kadının kabiliyetlerini körelten, kendisi için yapacağı şeyleri sürekli erteleten, onu bir nevi ev hizmetçisi haline getiren; ama aslında aile ferlerinin sorumluluktan kaçtığı ve kadını yalnız bıraktığı sistem ne kadar acımasızca ve ne kadar buna isyankârsam... Aynı olgudan devamla sistemin köleliğine, güçlü sıfatı koymanın garabetine de o kadar karşıyım. Bırakın güçsüz olun ya, evdekiler yanındakiler güç olsun, derman olsun. Yıpranmış olun, yorgun olun, zayıf olun,