Yesevîzâde Alparslan Yasa

Yenisöz

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (22)

- 1. Alt Fasıl: Sahnede: Kemalist İnkilâbların son hârikası "Güneş-Dil" gözleri kamaştırıyor, akıllara durgunluk veriyor "Güneş-Dil" hârikalarının gözler önüne serileceği mekâna ve bu hârikalara şâhid olacakların listesine Cumhuriyet muhâbirinin (Mekki Said Esen) kaleminden vâkıf oluyoruz: "Türk Dil Kurumunu kuran ve koruyan Ulu Önder Atatürkün yüc

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (21)

- 4. Fasıl: Kemalist Totaliter Rejim, "Târih ve Güneş-Dil Tezleri"nden nîçin vazgeçti Kemalist Totaliter Rejim, 1940'lı senelerden îtibâren, Târih ve Dil Tezlerinden, herhangi bir îzâhatta bulunmadan vazgeçmişti. Çünki Tezler hedeflerine ulaşmıştı. Şöyle ki: Müslüman Türk Milletiyle belki çok uzaktan bir alâkası olan bâzı Câhiliyet topluluklarından

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (20)

"Bütün dünyâya götürülen dil: Türkce" "Bir de, Orta Asya'nın Otokton ahalisi, zamanla hâsıl olan mevziî Lehçe farkları bir tarafa bırakılırsa, kâmilen ve tabiî olarak, bütün yurtta bir tek dil konuşuyordu. Bugün dahi ayni yurtlarda, bu ana dil konuşulmaktadır. Bu dil, hariçten, hiç bir devirde, hiçbir yabancı kavim tarafından bu yurda getirilmemişt

Kemalizmin muhayyel üstün ırkı: "Orta Asya Brakisefalleri", yânî gûyâ "Türkler"

Âfet Hanım, daha doğrusu "Ebedî Şef", 2 Temmuz 1932'deki bu konferans, musâhabe ("expose") veyâ nutukta, yine kendi têlîfi olan Târih I lise ders kitabının başlangıcında olduğu gibi, o devrin bilgileri çerçevesinde ve materyalist bir perspektifle, Arz'ın teşekkülü, "Yer yuvarlağının devreleri", canlıların türeme ve tekâmülleri hakkında bir hayli "î

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (18)

(Ulus, 10.1.1936, s. 3) 9 Ocak 1936 günü, Ankara Halkevi'nde, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin, "Büyük Şef"in huzûru ve sâir Devlet ricâlinin, talebelerin, dâvetlilerin iştirâkiyle tertîb edilen açılış merâsiminde, henüz 28 yaşında bulunan ve kendisine "Târih Müderrisi (Profesörü)" pâyesi verilmiş olan "Bayan Âfet ilk tarih dersini veriyor"... D

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (17)

Fransalı Yahûdi müsteşrik Leon Cahun'in bizzât "Ebedî Şef"in emriyle Ruşen Eşref Ünaydın tarafından tercüme edilen konferansının metni: "Fransa'da Ârî Dillere Tekaddüm Etmiş Olan Lehçenin Tûrânî Menşêi" (24-27 Temmuz 1930 târihli Cumhuriyet'teki iki günlük tefrikanın ikincisi ve aynı sene, aynı gazetenin matbaasında basılan risâlenin kapağı)...

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (16)

İkincisi ise, 1930'ların Cumhûr Reîsliği Umûmî Kâtibi Hasan Rızâ Soyak'ın (1888-1970) bizzât şâhid olduğu ve Hâtırât'ında iftihârla naklettiği bir hâdisedir: "Tek Adam", 1925 Eylûl sonunda Bursa'dan Balıkesir'e geçmiş, Belediye dâiresi önünde Belediye Reîsi Hayrettin Bey: "Ey Ulu Gazi, hoş geldin, sefâ geldin, yurdumuza saâdetler getirdin!" diye ba

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (15)

Her siyâsî hareket, hakka müstenid olduğu inancıyle, iktidâra geçip kendi hükûmet programını tatbîk etmek emelindedir. Dünyevî bir felsefeden kaynaklanan bir siyâsî harekete meşrûiyet tanıyıp dînî bir inançtan kaynaklanan bir siyâsî hareketi gayr-i meşrû addetmek, Materyalist Zihniyetin insanlara cebren ve hîleyle kendisini dayatması, herkesi Mater

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (14)

Laikliğin alternatifi, Vicdân Hürriyetidir ...Buraya kadar verdiğimiz mevsûk îzâhatla, Laikliğin veyâ Laik Düşüncenin esâsının, uhrevî hayâtı ve Hâlik'ı yok farzederek (Müslümanlık gibi İlâhî Kaynaklı olmak iddiâsındaki dînleri de peşînen bâtıl, İnsanlığa muzır ve bu sebeble kendilerinden istifâde edilmesi bahis mevzûu olamıyacak inanç manzûmeleri

Kemalizmin 'Târih Tezi' ve 'Güneş-Dil Teorisi' hurâfeleri (13)

Bursalı Ezân Mazlûmları Tedhîş Mahkemesi huzûrunda Bursa'da 1 Şubat 1933'teki Sahîh Ezân Hâdisesinde, Ulu Câmi'de Muhammedî Ezânla namaz kılan Mü'minler, bir Kemalist hafiyenin müdâhalesi üzerine, yüksek sesle, "Bu nedir yâhû Yahûdiler havralarında, Hıristiyanlar kiliselerinde serbestce âyin yaparlarken neden bizi böyle kânûnsuz tazyîk ediyorlar Gi