Önceliklerimiz

Bir Müslüman olarak elbette bazı önceliklerimiz olacaktır. Bunların tayinini de, haliyle ayet-i kerimeler ve hadis-i şerifler belirleyeceklerdir. Biz de bu temel prensibe uyarak bazı tespitlerde bulunalım.Cenab-ı Hakk bir ayet-i kerimesinde, "Allah'ın sana verdiğinden ahiret yurdunu kazanmaya bak; dünyadan da, nasibini unutma. Allah sana nasıl ihsanda bulunduysa, sen de başkalarına iyilik et, yeryüzünde bozgunculuk etme..." buyuruyor. (Kasas Suresi: 77). Demek; a. Biz ancak Allah'ın verdiği ile ahireti kazanabiliriz. b. Cenab-ı Allah, yapamayacağı bir işi kullarından istemez. Bu gibi ayetlerin tefsiri sadedinde ise Peygamberimiz (asm) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: "Kim ki; ahireti öne, dünyayı arkaya koyarsa; Allah onun bütün işlerini derler toplar önüne koyar. Kim de bilakis dünyayı öne ahireti arkaya bırakırsa; Allah onun bütün işlerini darmadağın eder." Bu meyanda elbette çok naslar olmakla birlikte durumun çok açık olduğu aşikârdır. Dünyayı ahirete tercih etmenin; damlayı deryaya tercih etmek gibi bir hamakat olduğu aşikardır. Bir de Üstad Bediüzzaman'ın, bu dünyayı ahirete tercih etmek bir an çakıp giden şimşeği ebedi ve sermedi güneşe tercih etmek gibidir anlamına gelen ikazı vardır. Herhalde ahiretin önceliği de namaz olsa gerek; çünkü Cenab-ı Hakk, mahşer gününde, "En önce kulumun namazına bakın." buyuracaktır. (Tirmizi, Mevakit 188. Ayrıca Ebu Davud'un, Nesa-i'nin ve İbn Mace'nin namaz bahisleri). Bu çok önemli meseleyi günemüze uyarlamak için bir kıssa nakletmek istedim; Rivayet edilir ki; bir vatandaş sözüm ona, merkebiyle değirmene tahıl götürür. Yükleri indirir indirmez acelece çuvalları da sıraya koyar. Fakat, bu arada çok vakit kaybetmiş olmalı ki, çıkınca merkebin kaybolduğunu görür. Bu arada şaşkına döner. Zira merkebi aramaya gitse çuvalların sırası geçecek, gitmese hayvanı kurt yiyecek. Derken; meğer ki o gün cuma imiş, bir de cuma ezanı okunmaya başlamaz mı Komşular camiye giderken onu da çağırırlar, dayanamayıp bu endişelere rağmen mes'uliyetinden korkusuna cumayı öne alıp camiye gider. Namaz bitince de, bir açlık hisseder; nasıl olsa, iş işten geçmiştir. 'Hiç olmazsa eve gidip karnımı doyurup tok karnıma kaçanları kovalarım' deyip eve