Batı'nın Haçlı-Siyonist emperyalizminin terör karakolu İsrail'in soykırımı hedefleyen terör saldırıları eksilmeden sürüyor.

Binlerce çocuk katledildi. Her gün yeni katliamlar eklenmeye devam ediyor. Saatte 5 çocuk katlediliyor. Soykırım suçu işleniyor. Emperyalist devletlerin yöneticileri bu duruma destek oluyor. Katledilen çocukların kanı onlarında eline bulaşmış durumda. Onlar da soykırım suçunun ortaklarıdır. Sadece onlar da değil. Emperyalizmin güdümündeki Arap ülkelerinin kukla yöneticileri de aynı suçun ortaklarıdır. Onlar da korkularından sessiz kalarak, ellerindeki yaptırım imkanını kullanmayarak, bazıları da doğrudan desteğe devam ederek, akan kanın, soykırımın suç ortaklığıdırlar.

Filistin topraklarındaki İsrail işgalinden daha büyük İsrail işgali, bu Arap ülkelerindeki işgaldir. Zihinleri, benlikleri, makamları, varlıkları Haçlı-Siyonist emperyalizmin işgali altındadır.

Tüm bu kuklalara, emperyalist ülkelerin eli kanlı yönetimlerine karşı onların her türlü engellemelerine rağmen zihinleri kelepçelenememiş, yüreği çoraklaşmamış halklar ayaktadır. Dünyanın her yerinden giderek artan düzeyde halkların tepkileri, insanlığa sahip çıkabilmenin çabasındadır.

21.yüzyılda teknolojide, bilimde insanlığın geldiği en ileri aşamada, barbarlığın, zalimliğin, adaletsizliğin, insanlık dışı katliamların, soykırımın yaşanıyor olması, insanlığın tükenişidir.

Bu acı tabloyu gören, fark eden, insanlığı felakete götüren bu süreci durdurmak isteyen yürekli halklar, günlerdir tepkilerini korkusuzca ortaya koyuyorlar. ABD, Kanada, İngiltere, Fransa, Almanya'da binlerce insan, hükümetlerinin, Filistin'e yapılan soykırımı desteklemelerine karşı tepkilerini haykırıyorlar.

Ülkelerini yönetenlerin kirli ajandalarındaki şer heveslerini zayıflatmak için ayaktalar. Bu noktada belki seçim kaygısıyla bu ülkelerin halklarının kamuoyu baskısı, etkisini gösterir, şer ajandaların mutlak hakimiyeti zayıflatılabilir.