Hadîsler ne zaman yazılmıştır

Makâlemizin hemen başında ifâde edelim ki, sayıları yüz binlerle ifâde edilen hadîs-i şerîflerin ve sünnetin sözlü ve yazılı olarak toplanmasına, derlenip koruma altına alınmasına, daha Peygamber Efendimiz ve Sahâbe-i kirâm zamanında başlanmıştır. Bu işe, hadîslerin kitâbeti veya tesbîti denilir. Bu dönem, aşağı yukarı hicrî 1. asrın son çeyreğine kadar devâm etmiştir.

Başlangıçta, hadîslerin yazılması,yazı bilenlerin azlığı, yazı malzemelerinin (kalem, kâğıt, mürekkep ve sâire) kıtlığı ve Kur'ân-ı kerîmle karışma ihtimâline binâen yasaklanmışsa da, kısa bir müddet sonra bu yasak kaldırılmıştır. Abdullah İbn-i Amr İbnil-Âs (radıyallahü anhümâ) gibi, Peygamberimizden özel izin alarak hadîs-i şerîfleri yazan Sahâbîler vardır. Nitekim, Sahîh-i Buhârî'de geçen bir rivâyete göre, bunu, Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) bizzât ifâde etmiştir.

Hadîsler konusunda, hem Hadîs Târihi, hem de Hadîs Usûlü kitaplarında yazıldığı gibi, 1-"Hadîslerin kitâbeti (yazılması)", 2- "Hadîslerin tedvîni (cem edilmesi, toplanması)", 3- "Hadîslerin tasnifi (toplanmış olan hadîslerin farklı metodlara göre sınıflandırılarak kitaplara yazılması)" ve 4-"Hadîslerin tehzîbi" (bir kitâbı ele alıp eksikleri varsa giderme, lüzûmsuz kısımları çıkarma, muhtevâ ve münderecâtını daha iyi bir düzene koyarak daha faydalı ve kullanışlı hâle getirme) şeklinde 4 safha vardır.

Demek ki, "Kitâbet", yazılma işi, daha Peygamber Efendimiz ve Sahâbe-i güzîn zamanında başlamıştır. Değişik yazı malzemelerinde ve hâfızalarda dağınık olarak bulunan hadîslerin "Tedvîni", kitaplarda toplanma işi ise,"Halîfe-i hâmis", "Ömer-i sânî" gibi lakaplarla anılan büyük halîfe Ömer bin Abdülazîz (rahmetullahi aleyh) zamanında olmuştur. O, İslâm âleminin her tarafındaki vâlîlere emir göndererek, bütün İslâm beldelerindeki hadîs-i şerîfleri ulemâya tedvîn ve cem ettirmiştir. Bu işi yapanlardan biri, İbn-i Şihâb-ı Zührî (rahmetullahi aleyh)'tir. Hadîs târihinin 2. merhalesini, safhasını, dönemini teşkil eden