Bazı gece ve günlerin husûsiyeti

Bereketli, hayırlı, faydası bol, feyizli demek olan, "mübârek" sıfatıyla sıfatlanan ve İslâm dîninin kıymet verdiği on husûsî gece vardır. Allahü teâlâ, kullarına çok şefkat, merhamet ettiği, acıdığı için, bazı gece ve günlere husûsî kıymet vermiş; bu gece ve günlerdeki, duâ ve tevbeleri kabûl edeceğini bildirmiştir. Kullarının çok ibâdet yapmaları, duâ ve tevbe etmeleri için bu gece ve günleri birer sebep kılmıştır. Bu gece ve günleri ihyâ etmeli ve saygı göstermelidir. Saygı göstermek, harâm işlememekle olur. Bütün gece ve günleri, bir de insanları, bazılarının iddiâ ettikleri gibi, bir tarağın dişleri gibi eşit saymak mümkün müdür Maalesef bazı kimseler, "Kadir Gecesi" hariç, başta "Mevlid Gecesi" olmak üzere bütün mübârek gecelere "bid'at" deme gafletinde bulunuyorlar. Hâlbuki bütün Cuma, Bayram ve Kandil geceleri ve günleri, Müslümânların mübârek gece ve günleridir. Bu mübârek gece ve günlere kıymet veren ise Allahü teâlâdır. Efdalü'l-leyâlî (gecelerin en fazîletlisi) Kadir gecesi, seyyidü'l-eyyâm (günlerin efendisi) Cuma günü, sultânü'ş-şühûr (ayların sultânı) ise Ramazân ayıdır. Başka bir misâl verecek olursak, bilindiği üzere, Peygamberler birer insandırlar; ancak Allahü teâlâ onları kıymetlendirmiş, kendilerine güzîde mevkiler ihsân etmiştir. Onlar için, "diğer insanlardan niye ayırt ediliyor" denemediği gibi; bazı gece ve günleri kıymetli yaratan Allahü teâlâya da, "bu gece ve günleri diğer gece ve günlerden niye farklı yaptı" denemez. Büyük İslâm âlimi İmâm-ı Gazâlî hazretleri buyurmuştur ki: "Âhiret yolcusunun, ibâdetle ihyâ edilmesi kuvvetle müstehab olan mübârek geceleri boş geçirmesi uygun değildir. Çünkü bunlar hayır mevsimleri ve kârı bol olan gecelerdir. Kazançlı mevsimleri ihmâl eden bir tâcir, bir kâr sağlayamadığı gibi, mübârek geceleri gafletle geçiren âhiret yolcusu da maksada ulaşamaz." Bereketli, hayırlı, faydası bol, feyizli demek olan, "mübârek" sıfatıyla sıfatlanan ve