Prof. Dr. Ramazan Ayvallı

Türkiye

Cihâd, ancak Allah rızâsı için yapılır...

Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem), "Kim Allah yolunda cihâd etmektedir" mefhûmundaki bir suâle karşılık: "Kim, Allah'ın kelâmı, en yüce olsun diye savaşırsa, işte o kimse, Allah yolunda cihâddadır" tarzında cevap vermiştir.Yine Peygamber Efendimiz buyurmuştur ki: "Sırf ganîmet niyetiyle savaşan kimse için, sâdece niyet ettiği şey vardır (Cih

'Cihâd'hakkında birkaç kelime...

"Cihâd" konusu, birçok âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfte zikredilmiştir. Önce "cihâd"ın bir ta'rîfini verelim: "İnsanların, İslâmiyeti işitmeleri, Müslümân olmakla şereflenmeleri veya Müslümânların dînine, vatanına ve nâmûsuna saldıran düşmânı defetmek için yapılan muhârebe yâhut mâl, cân, söz, neşriyât ve diğer vâsıtalarla İslâmiyeti anlatmak ve mü

Mescid-i Aksâ'ya dâir...

Kudüs'te bulunan; yeryüzünün en fazîletli mescidleri arasında, "Mescid-i Harâm" ve "Mescid-i Nebevî"den sonra 3. sırada olan, "Beytül-makdis" adı da verilen "Mescid-i Aksâ"nın inşâsına Dâvûd aleyhisselâm başladı, fakat tamamlayamadan vefât etti.Dâvûd aleyhisselâmdan sonra hem Peygamber, hem hükümdâr olan oğlu Süleymân aleyhisselâm, Mescid-i Aksâ'nı

Kudüs,Osmânlı toprağıdır...

Kudüs şehri, 1517 senesinde Yavuz Sultân Selîm Hân tarafından Osmânlı topraklarına katıldı. Kânûnî Sultân Süleymân Hân, Kudüs'ün sûrlarını yaptırdı ve Kubbetüs-Sahrâ Câmiinin mozayik kaplamalarını kaldırtarak, yeşil ve sarı ile karışık mavi çini ile kaplattı. Duvarın alt kısımlarına mozaik yerine mermer kaplattı. Şehre dört büyük çeşme inşâ ettirdi

Kuds-i şerîfin önemi...

Dünkü makâlemizde, bir nebze Kuds-i şerîfin faziletinden, Hazret-i Ömer Efendimiz zamanında fethedildiğinden bahsettik. İslâmiyetin ilk yıllarında Mekke-i mükerreme döneminde 13 sene, Medîne-i münevvere devrinde de 16 ay, Müslümânların Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksâ'ya yönelerek namaz kıldıklarını, Peygamber Efendimizin de (sallallahü aleyhi ve sel

Müslümânların kırmızı çizgisi: Kuds-i şerîf veMescid-i Aksâ

Kudüs, Filistîn'de bulunan, hem Mûsevîler ve Hıristiyânlar, hem de Müslümânlarca mukaddes kabûl edilen ve içerisinde Mescid-i Aksâ'nın da bulunduğu bir şehirdir.Müslümânlar, İslâmiyetin ilk yıllarında Mekke-i mükerreme döneminde 13 sene, Medîne-i münevvere devrinde de 16 ay, Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksâ'ya yönelerek namaz kıldılar. Peygamber Efen

"Mazlûm kardeşine yardım et"

Cenâb-ı Hak, zulmün yerine adâleti ikâme etmiştir. Bir âyet-i kerimede buyurmuştur ki: "Biz sana, insanlar arasında Allah'ın sana gösterdiği gibi hüküm vermen için hakîkatin ifâdesi olan bu vahyi indirdik. Sakın hâinlere taraftâr olma." (Nisâ, 105)Diğer bir âyet-i kerîme meâli de şöyledir: "Düşmânlık ancak zâlimlere karşıdır." (Bakara, 193)Allahü t

Zulmün her çeşidi haramdır!

Malûm olduğu üzere "Zulüm": "Adâlet"in zıddıdır; "Adâletsizlik, adâletin sınırını aşmak, haksızlık, başkasının hakkına tecâvüz etmek; bir şeyi kendi yerinden başka bir yere koymak" gibi ma'nâlara gelmektedir. Mukaddes dînimiz İslâmiyette "zulüm", kimden gelirse gelsin ve kime karşı yapılırsa yapılsın, kesin sûrette harâm kılınmıştır. Yüce Rabbimiz,

İstanbul'daki tarihî eserler...

İstanbul; krallara taç giydiren, sultânları kucaklayan bir şehirdir. Dünyâ çapında bir târih ve kültür başkenti idi, kezâ zamanının en büyük İslâm devletinin de başkenti idi.Târihçi Yılmaz Öztuna diyor ki Türkiye Gazetesi - 04 Temmuz 2009 Cumartesi, Başyazı:İstanbul, Büyük Konstantin tarafından 11 Mayıs 330'da, Roma Cihân İmparatorluğunun taht şehr

Kısa bir İstanbul seyâhati...

8 Ekim 2023 Pazar günü, "İhlâs Vakfı Emîr Sultân Yurdu"nun organize ettiği, sâdece erkeklere mahsûs, günübirlik, "Baba-Oğul, Dede-Torunİstanbul Seyâhati"ne âcizâne ben de katıldım. Emeği geçen kardeşlerimize, ben de, ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Daha önce de sâdece hanımlara mahsûs seyâhat yapıldığı bilgisini de aldım.Türkiye'nin her tarafından gel