Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil

Türkiye

Sinsi İngiliz politikası!

Geçen haftaki yazımda Murat Bardakçı Bey'in ortaya çıkardığı yüz yıllık belgeyi konu edinmiştim. Malumunuz belgede yurt dışına çıkmaya hazırlanan son Osmanlı Padişahı Vahideddin Han'ın linç edilmesi isteniyordu.Peki padişahın linç edileceğini ortaya koyan sadece bu belge mi vardı Yoksa "Perşembenin gelişi çarşambadan belli mi idi" Sultan Vahideddin

"Vatanı satan hain" tezi ve gerçekler!

17 Kasım 1922, Osmanlı İmparatorluğu'nun son padişahı Sultan Vahideddin'in bir İngiliz savaş gemisi (Malaya) ile Türkiye'den ayrılmasının yüzüncü yıl dönümü idi. Bu hadise sebebiyle son Osmanlı padişahı uzun yıllar tarihlerimize "vatanı satan hain padişah" olarak lanse edildi. Bu konuda zaman zaman farklı fikirler ortaya konmuş olsa da resmî tarihi

Bid'at ehlinin silahı!

HTTP1.1 200 OK date: Thu, 17 Nov 2022 23:28:30 GMT content-type: texthtml; charsetUTF-8 host: web1 access-control-allow-origin: content-encoding: gzip x-cacheable: YES x-rg: 01 age: 93 x-cache: HIT, 2 x-device: desktop vary: Accept-Encoding,User-Agent accept-ranges: bytes content-length: 34847 Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil yazdı: Bid'at ehlinin silahı

Eşsiz hukukçu!

HTTP1.1 200 OK date: Thu, 10 Nov 2022 23:42:04 GMT content-type: texthtml; charsetUTF-8 host: web2 access-control-allow-origin: content-encoding: gzip x-cacheable: YES x-rg: 01 age: 0 x-cache: MISS x-device: desktop vary: Accept-Encoding,User-Agent accept-ranges: bytes transfer-encoding: chunked Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil yazdı: Eşsiz hukukçu!impor

İmâm-ı Âzam'ın örnek şahsiyeti

Ecdadımız gençlerine dinini, imanını, mezhebini, ahlakını, milletini sevmeyi, gaza ve şehitlik arzusunu kazandırırdı. Nitekim şu beyitler ile başlayan kaside ilk mektepte gençlerin ruhuna kazınır ve ölünceye dek hafızasından silinmezdi:Huda rabbim, nebim hakka Muhammeddir ResûlullahHem İslam dinidir dinim, kitabımdır kelâmullahAkaidde Ehl-i sünnet

Türkler ve mezhebi!

Türkler 650'li yıllardan itibaren Müslümanlarla karşılaşmaya ve İslamiyet'le tanışmaya başladı. Bu irtibat şahıslar düzeyinde yaklaşık iki asır sürdü. Aynı zamanda devletler arasında savaşlar da vuku buldu. Bu savaşlarda genelde İslam devleti galip geldi. Bazı hakanlar İslâm'ı kabul etti. Türklerin savaşçı kişilikleri Emevilerin dikkatini çekmişti.

Şemseddin Sivasî ve Ehl-i Sünnet itikadı!

Cuma Divanı köşemdeki son iki yazımdan dolayı okuyucularımdan ve takipçilerimden yoğun tebrik mesajları aldım. Cenab-ı Hak razı olsun. Her birisi bilhassa günümüzdeki bid'at sahiplerini ve bozuk fikirlerini anlattığımız ve onları uyardığımız için teşekkür ettiler. Hatta artık kimin doğru yolda olup olmadığını ve kimi kabul edecekleri konusunda şaşı

Cennet kimin uhdesinde

Sapla samanı, bid'atle sünneti karıştırmayı marifet bilen bir köşe yazarı, iki hafta kadar önce "Sizin Cennetinizde kimseye yer yok" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Bir kısım köşe yazarları derhal sıraya girip "muhteşem yazı" diyerek paylaştı!.. "Kur'ân-ı kerimdeki bir kısım ifadeleri -hâşâ- Allahü teâlâya yakıştıramıyorum, bunları peygamber yazmış

Reddiyenin önemi!

Günümüzde bid'at sahiplerini deşifre etmek ve bozuk fikirlerini belirterek insanların dikkatini çekmek ne hazindir ki bazılarının hiç hoşuna gitmiyor. "Tek doğru siz misiniz" diyerek derhâl itiraza ve hatta akılalmaz hakarete başlıyorlar... Yine, sanki dinde yapılan bid'atlerle mücadele bugün ortaya çıkmış gibi bir hava meydana getiriyorlar. Bunlar

Karadavi'yi tanımak!

Dünya Müslüman Âlimler Birliği'nin kurucu başkanı Yusuf el-Karadavi 96 yaşında vefat etti. Ülkemizde siyasi ve entelektüel çevreler sosyal medyada büyük bir üzüntü ile rahmet okuma yarışına girişti. Sadece rahmet okumakla kalmadılar tabii. Bilhassa parlak ve yaldızlı ifadelerle kendisini övgü yarışına da girdiler. "Ömrünü İslam'a hizmetle geçiren