Osman ZENGİN

Yeni Asya

İstanbul 6 Ekim'de kurtulmadı ki

Yakın tarihimiz, o kadar yalanlarla, sahte-kârlıklarla, ters yüz edilmelerle doludur ki; "gerçek kahramanlarla, sahte kahramanların" yer değiştirdiği birer ucubelerdir bunlar.İngilizlerin İstanbul'u işgal ve Osmanlı saltanatına son verme plânı için Çanakkale Boğazı'nı geçmek isterken, ecdadımızın o boğazı onlara nasıl mezar ettiğini biliyoruz. Sömü

Barla'da bir kilise...

"Barla'da Bediüzzaman var. Barla'da Risâle-i Nurlar var, Barla'da Nur'un saff-ı evvel 'Barla kahramanları' var. ' Barla'da bir kilise' de nereden çıktı" diyenleriniz olabilir.Evet, Barla'yı Barla yapan, Bediüzzaman Said Nursî Hazretleridir. Yoksa Üstad Barla'ya M. Kemal ve avanesi tarafından nefyedilmeseydi, orayı kim tanırdı kim bilirdi 1980 sene

Alvarlı Efe: Bu trende Asrın Müceddidinin talebesi var!

Alvarlı Efe'yi (Muhammed Lütfi Efendi) birçok kimse tanır.Hani, "Seyreyle güzel kudret-i Mevla neler eyler Allah'a sığın adl-i Teâlâ neler eyler" diye başlayan şiir ona aittir. Erzurumluların tabirince, "Efe Hazretleri" hem orada hem de çok yerde tanınan ve sevilen âlim ve fazıl bir şahsiyettir. Erzurum Hasankale'ye (Pasinler) bağlı Alvar köyündend

İlk ve son halifelerin tevafuklu vefat günleri

Hayatınızda birçoğumuz acaib tevafuklarla karşılaşmışızdır. Bazen bakıyorsunuz umulmadık yerden, umulmadık hadiselerle bu tevafuklarla karşılaşabiliyoruz.Geçenlerde bir takvimin 23 Ağustos günkü yaprağında ilk İslâm Halifesi Hz. Ebubekir (ra) ile son Halife Abdulmecid'in aynı günlerde vefat ettiğini gördüm ve çok şaşırdım. İçimden, "Fesubhanallah!

Bulutlara selâm söyleyin; "Bunlar Allah'ın misafirleridir" deyin!

Elli beş senedir, şu Nur mesleğinde hep;" muhabbet fedâisi ve müfritane irtibat sevdalısı" olduk, olmaya çalıştık elhamdülillah. Ve hep de "ayak olmayı baş olmaya" tercih edenlerden olduk.Üç günlük seyisliği olup da başa geçme sevdalıları gibi bir derdimiz olmadı. Mümkün oldukça, "İhlâs ve Uhuvvet Risaleleri" prensipleriyle hareket etmeye çalıştık.

Nârin'in, narına yanasınız!

Ey, Allah'tan korkmaz, kuldan utanmazlar! Ey, nefis ve şeytanın emrindeki zalimler! Bu küçücük çocuğa nasıl kıydınızOlmayan vicdanınızı hesaba çekmiyorum ama hiç mi titremediniz, sızlamadınız, gözünüzün pınarı kurumuştur, öyle tahmin ediyorum. Çünkü Kahrolası hırsınız, süfli hevesiniz, pis hazzınız, şeytanî intikam hissiniz, o gibi vicdanî hasseler

İkinci hâin 12

Bilmece gibi olan bu başlığı hemen açayım: Cumhuriyet tarihimizde, "12" rakamı zikredilince, aklımıza hemen "12 Mart 1971" ve "12 Eylül 1980" hâin ihtilâlleri gelir.Süfyanizmin bu milleti "dinsizleştirme" projelerin mütemmimi, tamamlayıcısı mahiyetindeki ilk hâin ihtilâl olan "27 Mayıs 1960" yapılamasaydı ondan sonra takip eden ihtilâllerin hiç bir

İzmir'in Demokrat Mehmed'i

Son günlerde, tanıdık eş-dost ve akrabalardan vefat edenler bayağı çoğaldı. En son aldığımız haber de, "İzmir'in Demokrat Mehmed'i" diye bildiğimiz "Mehmed Tabak" oldu.Onu ilk tanıdığımda ısınmıştım. Biraz bizim eski kafadan külhanbeyi yapısı, dobra dobralığı, demokratlığı, samimiyeti ve nurun her faaliyetinin yanında olan sadık bir yolcusu olması

Sokak kedilerine niye bir şey diyen yok

Bir müddettir seyahatlerdeydim. Biraz da yoğunluktan, fırsat bulup yazamadım. O arada, tabiî birçok mevzu, peş peşe gelmiş. Zamanında yazamadığımız mevzuları "yazalım inşaallah!" dedik.Geçen günlerdeki mevzuun başlarında "sokak köpekleri" geliyordu. Ve kanunu da çıktı. Ben burada, kanun veya işin teferruatını değil, bizzat; işiterek, görerek yaşadı

Mehmed Şirin Arvas'a rahmetler...

1970 senesinde Risale-i Nurlarla müşerref olunca, benimle aynı senede "Nurcuların, dünyadaki tek gazetesi" olan Yeni Asya da, neşir hayatına başlamıştı.Tabiî, bizim içtimaî cihetimiz, sosyal yönümüz de olduğundan, Ankara Yeni Asya'nın Kediseven sokaktaki bürosuna da gidip gelmeye başlamıştık. Bazıları, gazete hizmetlerine burnunu kıvırıyordu ama bi