Putin'in SSCB'ye bakışı - Yahya Emirhan KARABAY

Dünya; Rusya ve ABD arasındaki Ukrayna gerilimini konuşuyor. Konuyu anlamak için, Rusya lideri Vladimir Putin'in 2021 yılı temmuz ayında Kremlin'in resmi internet sitesinde yayımlanan makalesini okumak gerekiyor. Uzun makalenin birinci bölümü Ukrayna tarihi üzerine. İkinci bölümü 1917 Bolşevik Devrimi'nden Sovyetler Birliği'nin dağılmasına (1991) kadar olan süreci ele alıyor. Üçüncü bölüm ise gündemde öne çıkan sorunları kapsıyor. 'RUSYA'NIN YAĞMALANMASI' SSCB'den ayrılma hakkının, ülkenin altına konulmuş bir saatli bomba olduğunu düşünen Putin'in, "SSCB'nin yeniden dirilmesini arzu etmediği" anlamını çıkaracak ifadeler kullandığı da söylenebilir. Putin'e göre; SSCB'yi oluşturan cumhuriyetlere, tarihi Rusya'nın bölünmez parçası olarak bakılması ve topraklarının Bolşevikler tarafından keyfi biçimde dağıtılması, SSCB'nin uyguladığı yanlış siyasetlerdendi. Putin, o dönemi şu sözlerle eleştiriyor: "Bolşevikler; ulusal devletleri tamamen ortadan kaldıracak bir dünya devriminin hayalini kurduklarından, birlik içi sınırları keyfi olarak kesiyor, cömert toprak 'hediyeleri' dağıtıyorlardı. Nihayetinde Bolşevik liderler, ülkeyi dilimlerken neyi amaçladıkları artık önem taşımıyordu. Şu veya bu kararların ayrıntıları, arka planı ve mantığı üzerinde tartışmak mümkün. Açık olan tek şey var: Rusya, fiilen yağmalanmıştı".SSCB ANAYASASI VE AYRILMA HAKKI Meselenin hukuksal temeline inince şu görülür: SSCB tarihinde ayrılma hakkı, anayasa tarafından korunmuş bir hak olmamıştır. Sadece 1918 anayasasında ve 1922'deki SSCB kuruluş anlaşmasında yer almıştır. 1924 anayasasında ise birlik cumhuriyetlerinin tek bir merkezi yapı içinde, tek bir devlet altında olması gerektiği vurgulanmıştır. Stalin döneminde 1936'da ilan edilen anayasada ise ayrılma hakkıyla, kendi kaderini tayin hakkıyla ilgili madde yer almamıştır. Tersine, merkezi üniter yapının önemi daha