Mearsheimer ve dış politikada kuram eksikliği - Dr. Coşkun SOYSAL

Beklenen değil, korkulan oldu. Rusya Ukrayna'ya saldırdı. Ekranlar, sayfalar, her büyük olayda olduğu gibi, kerameti kendinden menkul "uzmanlarla" doldu taştı. Artık büyükelçilerimizin dahi Hariciye kökenli olmak zorunda olmadıkları bir zamanda, dış politika üzerine ahkâm kesmek de ağzı olanın ya da parmakları klavyeye basabilen herkesin harcı oldu. Tüm bu yazılıp konuşulanlar arasında biri, diğerlerinden ayrışmaktaydı. Ünlü uluslararası ilişkiler kuramcılarından, ABD'li Prof. Dr. John Mearsheimer'ın 1993'ten beri, fakat özellikle 2014 ve 2015'te öne sürdüğü, Ukrayna'nın tarafsız konumda tahkim edilmesi, aksinin Rusya'yı tahrik edeceği biçiminde özetlenebilecek görüşleri, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı sürerken, farklı bir ilgi yarattı. Uluslararası ilişkiler disiplininde gerçekçi okulun önde gelen temsilcilerinden Mearsheimer, öngörüleriyle takdir edildi, hayranlık uyandırdı. Rusya'nın diplomatik temsilcilikleri, Çin'in yetkilileri, Mearsheimer'ın ABD ve NATO'yu eleştiren açıklamalarını yayımladılar. Mearsheimer'ın eleştiri ve öngörüleri, en çok ABD veveya NATO karşıtı cenahın mensuplarınca takdir edildi, yaygın biçimde dolaşıma sokuldu. Oysa Mearsheimer'ın yaslandığı saldırgan gerçekçilik kavramsallaştırması, kabaca özetlenecek olursa, güvenlik ve ittifak ilişkilerine odaklanır. Kapitalizmi, kapitalist üretim ilişkilerini verili kabul eder, eleştirmez. Değiştirilmesini de önermez. Mearsheimer açısından bir sistem olarak emperyalizm sorun teşkil etmez. Uluslararası ilişkilere devlet merkezli bakar. Hegemon güç olma fırsatı karşısına çıkan devletin, bu fırsattan istifade etmesini savunur. Aksinin hata olacağını öne sürer. ABD ve NATO'ya eleştirileri, Irak'ın işgali