Ekran karartma hukuka aykırıdır - Av. Haydar AKSOY

RTÜK'ün idari tedbir olarak ekran karartması hukukun evrensel ilkelerine, anayasamıza ve AİHS hükümlerine aykırıdır. Örneğin bu kararlar, anayasanın, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetini düzenleyen 26. maddesine, 28. maddesine ve AİHS'nin 10. maddesine aykırıdır. Anayasanın 28. maddesi "Basın hürdür, sansür edilmez" düzenlemesini içermektedir. Ayrıca, AİHS 10. maddesi kamu makamlarının, ifade özgürlüğüne müdahalede bulunamayacağını hüküm altına almaktadır. RTÜK ekran karartma kararları ile hem demokrasinin emniyet kilidi olan medyaya sansür uygulamakta hem de bir kamu makamı olarak ifade özgürlüğü kapsamında olan basın özgürlüğüne müdahale etmektedir. Dolayısıyla bu kararlar 6112 sayılı kanunun 32. maddesine dayansalar da hukuki değildirler. Çünkü normlar hiyerarşisinde, anayasa ve AİHS hükümleri, kanunun hükümlerinden üstündür. Kanunun 329 maddesine göre, bu kararlar, yargı kararı beklenmeden uygulanmakta ve kolay kolay yürütmenin durdurulmasına karar verilmemektedir. Dolayısıyla, bu yöndeki kararların yargı denetimine tabi olması, pratikte bir anlam ifade etmemektedir. ÇÖZÜM Anayasa ve AİHS düzenlemelerine uyum sağlama zorunluluğu açısından, ekran karartma dahil program yayını durdurma yaptırımları, kanundan çıkarılmalıdır. Bunların yerine ve tüm ihlaller için makul ve maktu idari para cezası öngören düzenleme yasalaştırılmalıdır. Tüm demokrasi güçlerinin, bu önerinin yasalaşması için çaba göstermeleri yaşamsal öneme sahiptir. Ayrıca, ekran karatma kararlarının iptali davası açan taraflar, anayasanın 152. maddesi kapsamında, kanunun 32. maddesinin anayasaya aykırılığını idare mahkemesinde ileri sürerek bu maddenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesini sağlayabilirler. RTÜK üyeleri, anayasanın 90. maddesinin, temel hak ve özgürlükler alanında, milletlerarası anlaşma hükümlerini, kanunların düzenlemelerinden üstün tutması nedeniyle AİHS'nin 10. maddesine dayanarak, kanunun 32. maddesinde belirtilen ekran karartma ve program durdurma idari tedbirlerini uygulamaktan kaçınabilirler. Bugünkü siyasi atmosfer ve üye kompozisyonu dikkate alındığında, böyle