İyi Parti CHP vesayetinden kurtulabilecek mi

Bu köşeyi takip edenler 14 Mayıs Seçimleri'nden önce Türkiye'de milliyetçiliğin yükseldiğini ve bunun sandıkta da görüleceğini birkaç defa yazdığımı hatırlayacaktır. Nitekim seçim sonuçlarında kendilerini doğrudan milliyetçi olarak tanımlayan partilerin toplamı 25'e yaklaşmış, buna AK Parti'ye oy veren geniş milliyetçi seçmen tabanı da eklendiğinde oran 40'ı aşacak hale gelmişti. Gerçi ben hala bu neticenin ve milliyetçiliğin yükselişinin ne siyasetçiler ne akademisyenler ne de entelektüeller tarafından yeterince ele alındığını düşünmüyorum ama bu ayrı bir yazının konusu. İşte Türk milliyetçiliğinin bu kadar yükseldiği bir siyasal ve toplumsal atmosferde milliyetçi partilerin ne yaptığı da tartışmaya değer hale geliyor. Kuşkusuz Türk milliyetçiliği denildiğinde akla gelen ilk parti Milliyetçi Hareket Partisi. Başta kamuoyu araştırmacısı kılığındaki operasyonel unsurlar olmak üzere her türlü sistematik saldırıya rağmen seçimin galipleri arasında yer alan MHP için çok fazla tartışılacak bir durum yok. Ama aynı şeyi MHP'nin milliyetçiliğini beğenmeyip yeni bir milliyetçi parti kurma iddiasıyla yola çıkanların oluşturduğu ve her iki genel seçimde de 10'u geçemeyen, desteklediği Cumhurbaşkanı adayı iki defa yenilen, yerel seçimde bir tane bile il belediyesi kazanamayan İyi Parti için söylemek mümkün değil. Seçim sonuçları itibarıyla ortada büyük bir hayal kırıklığı olduğu ortada. Lakin tek hayal kırıklığı seçim sonuçlarındaki hezimetten kaynaklanan bir hayal kırıklığı da değil. Neticede siyasal partilerin seçimleri kazanmak gibi bir hedefi olduğu gibi, seçimleri kazanamasa bile sahiplenip temsil ettikleri bir ideolojik, tarihsel ve toplumsal misyonları vardır. Bu misyona tekabül eden belirli bir toplumsal tabanları vardır. Peki İyi Parti'nin misyonu ne İşte bir hayal kırıklığı da tam olarak bu soruyla ilgili. Büyük bir heyecanla, büyük emeklerle ve büyük bir milliyetçilik heyecanıyla kurulmuş İyi Parti neticede CHP'nin Genel Başkanı'nı ve hatta belediye başkanlarını Cumhurbaşkanı yapmak için çalışan bir partiye dönüştü. Dahası söz konusu olan PKK'nın uzantısının da desteklediği bir Cumhurbaşkanı adayıydı. Peki, o kadar büyük heyecanla kurulmuş İyi Parti CHP'lileri Cumhurbaşkanlığı makamına ve belediye başkanlığı koltuklarına oturtmak için mi kuruldu Son hezimetin bu soruların ağırlığını artırdığını söylemeye ise gerek yok. Üstüne üstlük İyi Parti yalnızca siyasal anlamda bir CHP vesayetine girmedi, söylem ve ideolojik kavram seti olarak da Türk milliyetçiliğinden belli oranlarda kendisini ayrıştırıp CHP'ye yaklaşan bir güzergahı bilinçli olarak belirledi. İşte bütün bu süreçler İyi Parti ile yola çıkmış pek çok ülkücünün partiden ayrılmasıyla neticelendiği gibi parti teşkilatları ve tabanı açısından da büyük bir sorgulama sürecine sebep oldu. Bunda Akşener'in üç günlük masadan kalktığı dönemde İyi Partililere CHP medyasının