Büyük ülkenin küçük medyası

Doktora eğitimim vesilesiyle bulunduğum İngiltere'deki ilk günlerimdi. Çocukluğumdan itibaren alışkanlık haline getirdiğim gibi güne sabah gazeteleri karıştırarak başlıyor; saat başları ve özellikle de akşam haberlerini kaçırmıyordum. Yalnız bu haberlerde hep bir gariplik vardı. Önce bu garipliği tipik sıkıcı İngiliz yaşam tarzına bağlama eğilimindeydim. Ama gariplik bundan değildi. Başka bir şey vardı. Haberlerin büyük çoğunluğu başka ülkelerle alakalıydı ve İngiltere'den çok fazla haber yoktu. Bir başka garip olansa haberlerde 3. Sayfa haberleri denilen cinayet, gasp, tecavüz, dayak, intihar ve kavga haberlerine hiç yer verilmemesiydi. Acaba İngiltere'de bunlar hiç olmuyor muydu Hem de nasıl oluyordu! Birçok oran Türkiye'den de fazlaydı. Peki, o zaman neden haberlerde veya kısmen bulvar gazeteleri hariç gazetelerde böyle 3. Sayfa haberleri boca edilmiyordu Ve daha önemlisi neden İngiliz medyasındaki haberlerin çoğu İngiltere dışındaki ülkelerle ilgiliydi BÜYÜK ÜLKENİN MEDYASI NASIL OLUR Aslında bana garip gelen şey bir büyük devlet özgüveninden, bir büyük devletin medyasının nasıl olması gerektiğinden başka bir şey değildi. Yani garip olan onların medyası değil bizim medyamızdı. Çünkü iyi örnekler dışında biz sabah akşam saatler boyunca ülke içindeki kavgaları, cinayetleri, tecavüzleri, intiharları haber yapan; "dış haberler"i sadece 2 dakikalık bir tur halinde verip o iki dakikanın çoğunu da Çin'deki pandalara, Hindistan'daki maymunlara veya Japonya'daki tayfunlara ayıran bir haberciliğe alıştırılmıştık. İngiltere bir dünya imparatorluğu bilinci ve vizyonuyla hareket ettiğini her alanda belli ettiği gibi medyasıyla da belli eden bir ülke. Her imparatorluk mirasçısı gibi emperyal bir vizyona sahip olan, içe dönük değil dışa dönük ve proaktif davranan bir ülke. Medyası da tam olarak bunu yansıtan bir anlayışa sahip. İçe dönük haberlerden ziyade dışa dönük dünya haberleri ağırlıkta. Amerikan ve Fransız medyaları da farklı değil. 3. Dünya ülkelerinin medyaları ise tam tersine daha içe dönüktür. Kendi içindeki haberlere yoğunlaşır, dışarıya kayıtsızdır çünkü oraya dönük bir iddiası, emperyal devlet vizyonu yoktur. Peki, Türk devleti son yıllarda küresel bir güç haline, eski imparatorluk günlerindeki ağırlığına doğru ilerlerlerken ve üstelik de dünya medyası Türkiye ile ilgili haberlerde bunu vurgularken Türk medyasında hangi haberler var Türk basınına önemli katkılar yapmış birkaç gazetemiz, TRT, TürkMedya gibi çok başarılı kurumlar ve ciddi haber kanalları hariç ne yazık ki garip bir durumdayız. Türkiye İsveç ve Finlandiya'yı NATO sürecinde veto edip ABD başta olmak üzere Batı'nın bütün oyun planını haklı olarak