Bediüzzaman'ın insanî bakış açısı ve hizmet metodu

İnsanlığın manevî güneşi Hz. Muhammed'in (ASM) kâinatı, ümmeti ve beşeriyeti kucaklayan rahmet deryası devam ediyor. Peygamber varislerinin tasarruf ve hizmetleri de kesintisiz sürdürülüyor.Asrın müctehidi, Peygamber varisi, hem Hasanî hem de Hüseyinî olan Bediüzzaman'ın, millete, ümmete ve insanlığa emaneti olan bazı tespitlerine bakalım. - Nezîhâne ve nâzikane kavl-i leyyînin (yumuşak dilin), onun usûlü, üslûbu ve esasıydı. - İmani ve itikadi meselelerin, Îtidâl-i dem (soğukkanlı) ve müdavele-i efkâr (fikir alış verişi) sûretinde müzakere edilmesinin caiz olduğunu vurgulamıştır. - Tatlı dil, yumuşaklık ve güzellikle hareket edilmedikçe, savunulan fikirler ne kadar güzel, makbul, kabule şâyân olursa olsun karşı tarafça pek benimsenmeyeceğine dikkat çekmiştir. - Tebliğ ve irşatta şefkatli bir dil kullanılmasını tavsiye etmiştir. - "Ulum (ilimler) ve fünunun (fenlerin) en parlağı olan belâgat, cezalet (kelimeleri yerli yerinde kullanılmasıyla) âhir zamanda en mergub (rağbet edilen) bir sûret alacağını belirtmiştir. - İnsanların kendi fikirlerini birbirlerine kabul ettirmek ve hükümlerini birbirine icrâ ettirmek için en keskin silâhını cezâlet-i beyandan, belâgat-ı edâdan" (güzel ifadeden) alacağını ifade etmiştir. - Davasının ana esaslarından olan; "şefkatiyle" hüznün her rengi, elemi, kederi, cefâ, ezâ, harp, esaret, hapishane, sürgün, zehirlenme, hakaret edip, sıkıntı verenlere bedduâ bile etmeyerek asayiş ve emniyeti muhafazayı temin etmiştir. - Asla tahribe yönelmeden, tahripçileri bile tahrip etmeyi düşünmeyerek, müsbet hareketi şahsıyla sınırlamamış, nurlu takipçilerine vasiyet bırakmıştır. - Risâle-i Nur'un insan eksenli, sevgi odaklı hizmet metodunu, toplumu kucaklayan sıcaklığını emanet bırakmıştır. - Güçlü îzah, irşat ve ikazları, orijinal, Kur'ânî ve Nebevî tebliğ metodunu akıl ve kalplere yerleştirmiştir. - Kudsî davaya karşı çıkan ya da çıkarılan kim olursa olsun tavrın, İslâmî ölçü içerisinde mukabeleyi gerektirdiğini savunmuştur. - Kim olursa olsun madem imanı var, o noktada kardeşimizdir. Bize düşmanlık da etse mesleğimizce mukabele edemeyiz.