Barışa kaç km var: Muharebe alanının gerçek durumu

Sahaya inmeden evvel içeride azıcık turlayalım mıUkrayna krizinin getirdiği stratejik süreç, Türkiye-Batı temaslarının yoğunlaşmasına sebep oldu. İzliyorsunuz, herkes geliyor. Bu da, uzun zamandır sesleri çıkmayan 'Batıcılların' göç mevsiminden dönen kuşlar gibi arz-ı endam etmelerine sebep olduKimi ekran ve gazetelerde, Türkiye'nin Batı'ya dönüşünün festivalleri yapılıyor. Artık ne analizler ne analizlerBize yakın ama yetkinliği sınırlı bir grup da bunları dinliyor. Hatta adamların, 'bakın siz de rahatladınız, hükümet öyle diyor diye destekliyordunuz, şimdi iş doğrusuna gelince siz de ferahladınız' türünden günah çıkartma davetlerine sessiz kalarak diz çöküyorlarOysa basit Türk dış politikasının küresel ve bölgesel meseleleri ele alış biçimi artı kimi ana oyuncuların siyasi karakterindeki değişiklikler buluştu.Hepsi buYani Türkiye bir yere dönmüyor! Onlar geliyor.Yoksa ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı'nın, "S-400'ler konusunu düşünebiliriz" veya Almanya Şansölyesi'nin, "AB üyelik sürecini ısıtalım" mealindeki açıklamalarına inanan mı varHadi Batıcıllar inandı diyelim. Ankara inanır mı Ha, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerini 'şu sıralar' sorunsuz götürme siyaseti anlaşılabilir. Onun takvimi var ve o takvim içerisi için!..Şimdi köşelere, "Türkiye geri dönüyor" veya "Ukrayna savaşı ve Batı ile ilişkileri düzeltme ihtiyacı" diye başlıklar çekiliyor ama.. 24 saat evvel bu ülkenin Cumhurbaşkanı'nın, Birleşmiş Milletler'in 'iflasını ilan ettiği' unutuluyorSayın Bahçeli'nin son grup toplantısındaki sözleri de şu; "Bu ülke ne çektiyse, Amerikalılardan daha Amerikancı olanlardan, NATO'dan daha çok NATO'cu davrananlardan, AB'den çok AB'ci olanlardan çekti. Hâlâ da çekiyor"Tozunu almış olalım.. Bunlarla daha uğraşacağız!..İnelim sahayaRusya ve Ukrayna arasında şu sıralar 'çevirim içi' yürütülen müzakerelere katılan kimi temsilciler, bir uzlaşıya yakın olunduğuna ilişin açıklamalar yapıyorlarHatta Putin'in ağzından görüşmelerde olumlu gelişmeler yaşandığına ilişkin hafta sonu yapılmış duyurular varFakat Paris ve Berlin'e bakarsanız, Devlet Başkanı Putin'in Cumhurbaşkanı Macron ve Şansölye Scholz ile yaptığı görüşmelerde hiç öyle bir hava bulunmuyor. Bu 'resmi sızıntılara' göre, Putin "ateşkes" kelimesini ağzına bile almamışMoskova'nın resmi açıklaması ise, Putin'in muhataplarını 'sahadaki gerçek durum' hakkında bilgilendirdiğiyle sınırlı.Türk 'uzmanların' ve genel olarak Batı'nın algısı baştan bu yana askerî harekâtı 'istila' olarak tanımlamasıydı. Oysa haritazaman çizelgesine özenli bakan mütevazı gözler bile, Rus manevrasının kendine has dinamiğini fark edebilirAskerin eline harekât öncesi verilen nihai hedefleri neler olabilir; talep ettikleri güvenlik garantileri elde edilene kadar baskıyı artırmak, Ukrayna'nın tarafsızlığını garantilemek, devlette etkin aşırı milliyetçi grupları 'etkisiz hale getirmek'Hal böyle olunca 'Batılı askeri analizciler' tahminlerini tutturmakta zorlanıyor. İşin doğrusu, Rus ordusunun Kiev'i ele geçirmek isteyip istemediği konusunda bile kesin fikre sahip değiller. Kiev'de Rusya'ya daha yaslanan bir yeni yönetim veya ikna edilmiş cari yönetimin bulunması, müzakerelerde uzlaşı çıkması halinde askeri harekâtın başkente ilerleyişine ihtiyaç kalır mı yine bilinmiyor. Zaten üzerinde uzun uzadıya kafa patlatılan 65 km'lik konvoy da mevzilere yedirilmiş durumdaDonbass bölgesindeki Lugansk ve Donetsk sınırlarının