Kaybet, kaybet

MİLLET İttifakı açısından 7 yılın sonunda gelinen nokta "kaybet, kaybet" durumundan öte değil Son tahlilde, hem kalan hem de giden açısından kayıpla sonuçlandı; zaten gidenin olduğu yerde kazanç olmaz Bu yeni durumda kalanın vebali de ayrılandan az değil Siyasette de taşlar yerinden oynadı ve dün itibarıyla Millet İttifakı açısından son 1,5 yıldır devam eden inşaat yıkıldı; yerine yenisinin nasıl kurulacağına ise bugün karar verilecek Sorunun bu noktaya geleceği de baştan belliydi. Parlamenter demokratik sisteme geçiş yol haritasına dönük bütün süreçler tamamlanmasına karşın, her seçim döneminin en önemli unsuru olan seçilecek kişinin kim olacağı hep sona bırakıldı. Kriz de bununla birlikte yükseldi; son noktada patladı ve koca bir tencere yıkıldı İYİ Parti lideri Akşener, bu süreci "adaylık konusunda adım adım kendisini ablukaya alınıp, son dakika da mecbur bırakılmanın" oyun düzeni olarak yorumladı. Normalde 13 Şubat'ta yapılacak iken deprem nedeniyle önceki güne ertelenen Zirveye kadar da süreci bu şekilde okudu; dayatmaya karşı çıkacağının altını çizdi. ADIM ADIM GELDİ Hem televizyon programlarında hem de TBMM Grup toplantılarında sözün adresi belli olarak duruşunu sergiledi. CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun aday olması halinde kazanamayacağını, İmamoğlu veya Yavaş'tan birinin aday gösterilmesi gerektiğini belirtti. CHP lideri Kılıçdaroğlu da bu süreçte "adayım" demedi, ancak çevresindeki en yakın isimler adaylığını en açık şekliyle ilan ederken de sessiz onayladı... Aslında söylemeden adayım dedi. İYİ Parti içinde son bir haftadır üç formül üzerinde duruyordu. Önceki gün SP'nin ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda 5 liderin de Kılıçdaroğlu adını önermesi ve Akşener'in iki belediye başkanı konusunda ısrarı ile masada başlayan gerilim de işin tuzu biberi oldu. ENGİNYURT'U ÖVMESİ ÇOK ZORUMA GİTTİ Akşener'in iki gündür partisinde gerçekleştirdiği karar toplantılarında Zirve'deki gelişmeleri dile getirdiği ve "Eğer siz katılmıyorsanız biz beşli olarak açıklama yapabiliriz" baskısı ile karşılaştığını, kendisini yalancı duruma sokulmak istendiğini aktardı. Akşener'in yakın çevresine Saraçhane toplantısı dolayısıyla yaptığı açıklamalara sert tepki gösterdiği DP Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt hakkında Kılıçdaroğlu'nun Zirve'de çok övücü cümleler kurmasından da rahatsız olduğunu söylediği aktarıp, "Bana ağır sözler söylemiş kişi hakkında övgüde bulunması çok zoruma gitti" dediği aktarıldı. Zaten beş partinin anlaşması ve kendilerinin açıklama yapma çabasını görünce, "Yani benim masadan kalkmamamı mı istiyorsunuz" diye tepki gösterdiğini de dile getirmiş. KARARIMI RESETLER YOLA DEVAM EDERİZ Akşener bu görüşlerini karar toplantısı olan dünkü GİK'te de dile getirmiş ve kendisine hakaret edilen noktaya gelindiğine dikkat çekmiş. İki belediye başkanına çağrı yapma kararını da dile getirirken, "Eğer onlar bu çağrıma olumlu cevap vermezse benim diyecek bir şeyim yok" dedikten sonra şu önemli cümleyi kurmuş: "Ben Başbakan olacağımı, cumhurbaşkanı adaylığını düşünmediğimi bildirmiştim. Cumhurbaşkanlığı kararım da bugünden itibaren resetlenmiştir" İYİ Parti'de oyun planı belediye başkanlarından olumlu bir yanıt gelmeyeceği tahmininden yola çıkılarak, Akşener'in adaylığı üzerine kuruluyor Muhafazakar ve milliyetçi kesimlere hitap eden sağın merkezini oluşturma çabası var. Oyun planında AK Parti'de seçim öncesinde çözülme yaşanacağı ve oyların İYİ Parti'ye akacağı ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turuna da Erdoğan ve Akşener'in kalacağına yönelik oyun kuruluyor. Zaten öteden beri Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı arasında bir yerde durduklarını, oy çemberinin ağırlıklı bölümünün Cumhur İttifakı'nı kapsadığını ve kalmaktansa ayrılmanın fayda sağlayacağını belirten çok sayıda İYİ Parti kurmayı vardı Görünen o ki ilk aşamada bir kamuoyu tartısına çıkılıp durum değerlendirilecek, ardından gerekirse ittifakların içinde yer almayan diğer partilerle de temas edilip Milliyetçi İttifak oluşumu için çaba gösterilecek; hedefte bu kapsamda Yeniden Refah, Zafer ve Memleket partileri bulunuyor. İYİ Parti ardında kalan süreci de, "Toplumsal muhalefet ile kurumsal muhalefet baştan beri örtüşmemişti; bu karar tabanı da rahatlattı" yönünde. İYİ Parti'den dün gelen en önemli atak ise Kılıçdaroğlu'nun adaylığının parti