Öyle de derler, böyle de derler!

Tüm yoz iktidarlar gibi Mikronezya'nın Yol Partisi de kutsallığa dayanıyor ve zaten Muktedir Makropiç'in iktidarını perçinlemek için bizzat uydurduğu Yol dini ile şahsının yeryüzündeki temsilcisi olduğu Tanrı Ol; mukaddes broşürdeki "Erkek baldır, kadın maldır, bal için cenneti bekle, dünyada mala daldır" ayetiyle, homoseksüel ilişkiyi yasaklıyordu. Ama yasak meyve, okyanuslarda yüzen tüm kara parçalarında olduğu gibi Mikronezya'daki insan partiküllerinde de ters tepiyordu. Minik adadaki karnı tok, yani Yolcu ve Yollu demografya bal yasağını delmek için şaha kalkarken karnı boş nüfus da mala bala bakmadan canlı cansız ne bulursa dalmaktaydı. Ulu Çoban tinsellikte yolsuz, cinsellikte yollu olunmasına çok dikkat eder, yakın yoldaşları arasında homoseksüel barındırmazdı. Ama en yakınında tuttuğu, hatta yanından ayırmadığı, çünkü gizli kasası Yale Multilock'un gizli eşcinsel olduğundan kuşkulanıyordu.Tam da bu kuşku sürecinde, Mikronezya müstebidi Makropiç'in takımadaların en büyüğü Makronezya'ya yılda birkaç kez yaptığı gibi ve tabii ki Şeş Taahhüt Kumpanyası'ndan söğüşlediği ihale komisyonlarını transfer etmesi gerekti. Tabii ki nakitten oluşan "kutsal sakal" parası, iki Luvi Viton sandığı, yani epeyce yük tutuyordu. Muktedir Makropiç bu yükü alelade kuryelere emanet edemezdi.Mikronezya'dan Makronezya'ya para transferleri büyük bir kayık ve tek kürekçiyle gerçekleştirilirdi. Sus payı verilen kayıkçıya hem güvenilir hem güvenilmezdi. Güvenilirdi, çünkü yıllardır Saray'a sadakati denenmişti. Güvenilmezdi çünkü adam feci yakışıklı ve onulmaz bir çapkındı. Makropiç'in transferlerinden arta kalan zamanlarda kayığına binenin kadın olsun, erkek olsun cimasız indiği görülmemişti. Ulu Çoban, gizli kasası Yale Multilock'a "Kayığa sen de binesin!" dedi. Bir taşla iki kuş vuracak, hem transferi emniyete alacak hem de yoldaşı Yale'nin eşcinsel olup olmadığını açığa çıkaracaktı. Uyarmayı da ihmal etmedi: "Ancak kayıkçının namını biliyorsun, günaha girmeden inmeni öğütlerim!" Yale Multilock, kendine güvenirdi. "Endişe etmeyin, Ulu Çobanım. Bindiğim gibi inerim" deyip topuk çaktı.Gece yarısı, iki Luvi Viton sandık kayığa taşındı. Yale Multilock da sandıkların