Mahmut Toptaş

Milli Gazete

Tek çare kaldı…

Nasrettin Hoca (605-1208-683/1284) komşu köye gider, birkaç gün orada müsafir olarak kaldıktan sonra tam evine dönecek, bir de bakar ki, eşeğin semerinin üstünde heybesi yok. Ararlar tararlar, bulamazlar. Hoca, tehdide başlar ve, "Eğer bu heybe bulunamazsa ben yapacağımı biliyorum" der. Hocanın tehdidinden korkan köylüler, her tarafı ararlar ve bu

Zorba ancak zoru görünce korkar

Şöyle düşünün, işgalci terör devleti, pes etti ve "Birleşmiş Milletler'in yazacağı saldırmazlık anlaşmasında ne yazarlarsa kabulümdür" dese: Birleşmiş Milletler de Amerika'nın onayıyla geçen metinde: İsrail Devleti 1948'deki sınırlarına çekilecektir. Filistin'e 1900 yılından sonra gelip yerleşenlerden sağ olanlar ve onlardan doğan bütün Yahudile

Manda yönetimine doğru

Şikari'nin yazdığı "Karamanname/Karamanoğulları Tarihi" kitabına göre, Fatih'in vefatıyla başa geçen oğlu Bayezit, kardeşi Cem Sultan'la birkaç yerde savaştıktan sonra Cem Sultan, Karamanoğlu Kasım Bey'e sığınır. Kasım Bey de Torosların Bolkar mevkiinde gizlenmektedir. Birlikte birkaç sene geçirirler. Cem Sultan, Rodos'a gitmek istediğini Kasım Be

"Tavşana kaç tazıya tut" dediler

Bu adamlar, (tüm adamlardan özür dilerim) sözden, sözleşmeden, anlaşmadan, antlaşmadan, imzadan, senetten… anlamazlar. Filistin Kurtuluş Örgütü'nün 1979'da, Ankara'da temsilciliğini açan Ribhi Hallum (kod adı Ebu Firas) yayımladığı "Belgelerle Filistin" isimli kitabında, 1948'den 1988'e kadar Birleşmiş Milletler'de ve diğer devletlerin aracılığıy

Geride izimiz, sesimiz, eserimiz kalsın

Aklı başında, ergenlik çağındaki bir Müslüman'ın, menkul veya gayrimenkul malının menfaatini, Allah'ın yarattıklarına tahsis etmesi, "Vakfettim" demesi, Hâkimin karar vermesi, Vakfettiği camide namazın kılınması, Vakfettiği mezarlıkta defin yapılması, Vakfettiği çeşmeden suyun içilmesi gibi topluma arz edilmesiyle beraber vakıf hükmü başlar. Bütün

Vakıf tarihi

Her insan, adının kalıcı olmasını ister. Bazıları Firavun gibi, yüz bin insanı ölesiye çalıştırarak otuz yılda Ehram meydana getirir, Hazreti İbrahim ise oğlu İsmail aleyhisselam ile kendi elleriyle Kâbe'yi inşa eder ve doğru bir şekilde anılmayı Rabbinden ister: "Sonra gelenler arasında bana doğruluk dili kıl. (Geride kalanlara hoş bir sada bırak

24/365 tebliğ

Kendime tebliğ, eşime, çocuklarıma, akrabalarıma, mahalleme, şehrime, yurdum insanına ve Hazreti Adem'in neslinden olan herkese tebliğ... Bu dünyamızın güzel olması için her gün beş vakit namazlarımızda son oturuşta ve selamdan önce selamlarımızı, namazlarımızı, güzel işlerimizin, yardımlaşmalarımızın en güzellerini Allah için yaptığımızı, Ehl-i B

Klavye kullananlara

Telefon veya bilgisayarlarımızla yazıp yayınladığımız metinler ve çizimler, hava boşluğunda kaybolup gittiğini zannettiğimiz sesler gibi kaybolup gitmiyor. Rabbimiz, hiçbir şeyin kaybolmayacağını ve hepsinin yazıldığını şöyle haber verir: هَذَا كِتَابُنَا يَن'طِقُ عَلَي'كُم' بِال'حَقِّ إِنَّا كُنَّا نَس'تَن'سِخُ مَا كُن'تُم' تَع'مَلُونَ "İşte kita

Kur'an'la Konuşanlar (7)

Hazreti Muaviye, oğlu zalim Yezid için biat istediğinde ağzını hiç açmayan Ahnef'e, "Hiç konuşmuyorsun" der. Ahnef, "Doğru söylesem senden korkarım. Yalan söylesem Allah'tan korkarım" der. Bir gün Muaviye, "Ey insanlar, Allah, Kureyş kabilesini Kur'an'ında üç şeyle üstün kılmıştır 1- En yakın akrabalarını uyar."(Şuara 214)diyor, biz onun akrabalar

Dikkat! insanlık dersi veriliyor

Su kuyularının sınırı vardır. Petrol kuyularının da sınırı vardır. En derin kuyu, dünyanın merkezinde sona erer. Ama hem kâfir hem zalim olanların iç dünyalarında düştükleri gayya kuyusunun, kara deliğin sonu, cehennemin dibinde biter. Sevgili Peygamberimiz, şehidin öldürülürken duyduğu acıyı tarif ediyor: عَن' أَبِى هُرَي'رَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ