Yavaşla ve tazele ümitlerini!

Dünyanın bitmeyen işleriydi.. savaştı.. siyasetti.. derken ömür gelip geçiyor. 'Keşke'ler, son pişmanlıklar fayda vermiyor. Çünkü 'hayatın tekrarı yok!'Hız ve haz çağında, hırsla ve hızla deliler gibi koşuyoruz. Herkes 'Amok Koşucusu' sanki.. Bir tür cinnet hâli.. Bir yerlere ulaşmak, daha çok kazanmak, daha çok harcamak derdinde.. "Dili, dini, rengi ne olursa olsun; iyiler iyidir." İyi ki; iyiler hâlâ var! Bir tarafta çöpte ekmek arayan insanlar; savaştan kaçıp denizlerde boğulanlar.. inanç ve düşünceleri yüzünden zindanlarda gün sayarak adalet bekleyenler... Diğer taraftan; bunlara el uzatmanın vicdanî sorumluğuyla; kendi karmaşık duyguları arasında sıkışıp kalan ve henüz değerlerini kaybetmemiş günümüz insanı.. Tamamen duyarsız olanlara ise, şimdilik sözümüz yok! DÜNYANIN İŞLERİ BİTMEZ.. Arzular, emeller, elemler, gelecek kaygıları, endişeler.. bitmez. Dünyanın işleri bitmez, bitmemiş, bitmeyecek! Ağırlaş-tırıl-an hayat şartları.. Hadiselerin tazyikinden bunaldığımız zaman veya belâların yağmur gibi üstümüze geldiğini düşündüğümüz anlarda 'belâ vereni' bulmak ve O'na iltica etmek, zahmeti rahmete çevirebilir. MUHASEBE GÜNÜ "Hesaba çekilmeden evvel kendinizi hesaba çekiniz. Kıyâmet günü amelleriniz tartılmadan, amellerinizi tartınız." Gelin; biraz yavaşlayıp, kendimizi, sağımızı solumuzu bir kontrol edelim. Vazgeçilmezlerimizi gözden geçirelim. Ümitsizliği ve karamsarlığı bir tarafa bırakalım. Gerçeklerimizle yüzleşelim.. Derin bir nefes alıp nereye doğru koştuğumuzun, nereye savrulduğumuzun, kendimize, çevremize, insanlığa nasıl bir katkı sağladığımızın muhasebesini yapalım. HESAP GÜNÜ Sahip olamadıklarımıza üzülmek