Bayramı uyanışa vesile yapmak

Yarın Kurban Bayramının birinci günüdür.Dinî bayramların bize yönelik mesajlarını iyi okumalıdır. Onlar sadece yeme, içme, sevincini izhar etme günleri değildir. Onlar, umumî musibetleri celbeden kusur ve günahlardan arınmaya, hak ve doğruluğa ulaşmaya, iman ve ahlâkî uyanışa vesile yapmak lazımdır. Ne yazık ki Türkiye ve Âlem-i İslâm olarak bu bayrama buruk bir sevinçle giriyoruz. Suriye, Irak, Filistin, Libya, Keşmir, Doğu Türkistan gibi bölgelerde yaşayan Müslüman kardeşlerimiz istibdat ve zulüm altında bayramı geçirecekler. Ne yazık ki Türkiye'nin bugünkü tablosu da içler acısıdır. Ülkede adalet yerlerde sürünmektedir. 15 Temmuz meşum darbe teşebbüsü bahane edilerek yüz binlerce insan ispiyon, iftira neticesi kanunî hakları gasp edilerek vazifesinden uzaklaştırılmış ve tutuklanmış. Bunların bir kısmı âdil olmayan mahkeme kararlarıyla ağır cezalara çaptırılmıştır. Bunların aileleri, Suriyeli sığınmacılardan beter bir sefalete maruz bırakılmıştır. Yöneticiler, bayram arefesinde içerde tutulan bu mağdurları, onların ailelerini ve yakınlarını sevindiren kararlar alsalardı ne iyi olurdu. Ne yazık ki bu yapılmadı. Yöneticiler, halkın belini büken ağır ekonomik kriz süresinde devlet ve bürokraside devam eden aşırı israftan vaz geçildiği, krizin aşılmasına katkı sağlayan tasarruf tedbirlere yöneleceği yolunda karar aldıklarını bu bayram münasebetiyle toplum huzurunda deklare etselerdi ne iyi olurdu. Yöneticiler, şimdiye kadar yapılan hatalar telafi edilerek adaleti, kanun karşısında eşitliği, kim olursa olsun kimseye