Kara Kemal kadar bile...

Kemal Tahir; 'Kurt Kanunu'nda İttihat Terakki'nin Küçük Efendi'si Kara Kemal'in ağzından; "Osmanlılar, tutmak zorunda kaldıkları Batılılaşma biçimiyle kesin olarak ölüme doğru gittiklerini çoktan anlamışlardı..." der. Kara Kemal, söz konusu ölüme çare olarak ta millileşmeyi öneriyordu. O kadar ki kurduğu düzinelerce şirketlerinin isimleri hep 'Milli' kelimesiyle başlıyordu. Ne yazık ki Cumhuriyet Türkiye'sini kuran irade Kara Kemal gibi düşünmüyordu. Her şeyiyle ve her türlüsüyle Batılılaşmaktan yanaydı. Cumhuriyetin bu tavrını ise Küçük Efendi şöyle açıklayacaktı; "Hani; 'Dış etkiler' Anadolu zaferinden sonra olsun biraz önlenemez mi demiştim... Hayır... Bizim (İttihatçılar hb) düştüğümüz yanlışların hepsine berikiler de (Cumhuriyeti kuranlar) birer birer düşeceklerdir. Her birisine gerçek kurtuluş reçetesi diye sarılıp deneyip ötekine geçerek... Hepsinin vaktiyle daha rahat şartlar altında denendiğini göz önüne almadan... Açıklamaya yanaşmayacaklar ama 'Biz onlardan daha akıllıyız' diye aldatacaklar kendilerini..." Kara Kemal'in söyledikleri bir kehanet değildi, olacakları görmüştü, gerçekten de öyle oldu. Cumhuriyeti kuran irade ta Osmanlıdan başlayıp Batı karşısında gerieksik olma duygusunu, Batıya özentiye çevirerek bir ideoloji haline getirdi ve uyguladı, onlarca yıl, ta Ak Parti iktidarına, Ak Parti iktidarının son 6,7 yılına kadar... Cumhuriyetin bu Batıcılığına karşı, irili-ufaklı liberal ve sosyalistler de karşı çıkmış olsa da asıl Müslümanlarİslamcılar hep itirazi bir tarzda yaklaştılar ve mesafeli durdular. Ak Parti'nin özellikle son döneminde Savunma Sanayindeki gelişmelere paralel olarak, hadi daha da somutlaştıralım ve nokta atışı yapalım, Baykar'ın başarılarının çarpan etkisiyle Türkiye 300 yıl aradan sonra Batı'ya; Ben de en az sizin kadar, hatta yer yer sizden daha akıllıyım... dedi ve Batı'nın emrettiği veveya istediği şeyleri öyle hemen şak diye kabul etmeyip, kendi kriterleriyle ölçüp-biçerek karar verdi. Bunu da tıpkı Kara Kemal gibi millicilik adına