Yakın sebep-uzak sebep... Muhafazakarlık mı

1

Ali Şeriati, olguları açıklama sadedinde yakın ve uzak olmak üzere iki farklı sebepten bahseder.

'Yağmur' örneğini verir malumunuz. Yağmur'un yakın sebebi bulutlar iken, uzak sebebi bulmak için, yeryüzünde sıcaklıktan suyun buharlaşmasına kadar gideriz...

Bundan hareketle AK Parti'nin son seçimde aldığı sonuçları analiz etmeye çalışırsak;

Yakın sebep olarak; emekliler, genel olarak ekonomik durum, aday belirlemedeki yanlışlıklar, yetersiz kampanya, kendinden emin olma hali, her şeyi lidere havale etme kolaycılığı vs. bir sürü şey sayabiliriz ve bunların her biri üzerinde uzun uzun konuşabilir, yazabiliriz...

Uzak sebep aramaya çıktığımızda ise meselenin o kadar kolay olmadığını, birbirinin içine geçen kavramları, tarihi süreci, dünyadaki ve dolayısıyla Türkiye'deki genel değişimleri falan düşünmenin kaçınılmaz olduğunu görürüz.

Bilerek isteyerek biraz da kendimizi zorlayarak "acaba ta başlangıçta kendimizi, 'Müslüman demokrat'lık yerine (biliyorum o günkü şartların gereği olarak mecburen) 'muhafazakar demokrat' olarak tanımlayarak bir yanlışla mı yola çıktık" sorusunu dahi ortaya bırakabiliriz...

2

Öyle derin anlamına girmeden, lügatler arasında boğulmadan; düz, literal bir okumayla diyebiliriz ki muhafazakarlık, geleneksel olanı ve dahi 'kazanımları' koruma halidir.

Muhafazakarlık bu vadide iki koldan ilerler;

Bir taraftan, geleneğin içinde var olan; insan onurunu yücelten, insani değerlerin önemine vurgu yapan, ahlakı önceleyen, 'moralmanevi değerleri' üstte tutan bir yol izlerken;

Diğer taraftan, devlete, topluma, ferde dair 'kazanımların korunması'nı fısıldar, hatta emreder.

Muhafazakarlığın birinci anlamıyla meseleye baktığımızda 'kazanımlardan' kastedilenin iyi, doğru, güzel şeyler olduğunu görürüz;

Ne var ki 'kazanımlar' sadece bunlardan ibaret olarak kalmaz. Şahıslara ait mal, mülk, servet, makam, şan, şöhret, vs. tümü kazanımlar da 'korunacak şeyler' değerinde görülmeye başlanır.

Önemine, güncelliğine binaen, misalen; mesela: Tek başına, bir bakanın ya da genel müdürün kiminle konuşup konuşmayacağına karar verme mevkiinde bulunmak bile korunması gereken çok önemli kazanımlar ve çıkarlar olabilir.