1 Geçen gece, sık sık, gürültülü bir şekilde uyandım. Kabus gibiydi rüyalarım. Anlaşılan vücudumda epey tortular birikmişti. En çok da İstanbul'un başının belasının balıkçı macerasını izledim durdum... 31 Mart 2019 tarihinde yapılan seçimlerin sonuçlarını beraber izlediğim gece, sonuç aşağı yukarı netleştiğinde yaşadığım sıkıntıyıüzüntüyüinkırazı görenler, yüzüme söylemeseler de içlerinden gösterdiğim tepkinin aşırı olduğunu düşünmüş olabilirler. Ne öncesinde, ne o gece, ne de daha sonra bir türlü anlatamadım CHP zihniyetinin şehirlerimize ve ülkemize ne tür zararlar vereceğini, ne çok yıkıma sebep olabileceğini... CHP zihniyetinin ne kadar yabancı, ne kadar kıyıcı, ne kadar gaddar, ne kadar düşman olduğunu; Başkan seçilen kişinin nasılda kişiliksiz, plastik bir surata, 'surat sireti gösterir' ilkesi mucibinde nasıl yapmacık bir karaktere ve anlamsızgereksizzararlı bir mizaca sahip olduğunu anlatamadım. Daha önceleri yalan söylemeyi bir beceri bir marifetmiş gibi benimsediklerini söylemiştik. Bu kez kar yağışıyla oluşan beceriksizliğini ve yetmezliğini tam tersine bir başarıymış gibi pazarlamaya çalıştığına şahit oluyoruz. Neredeyse acziyetlerinin tavan yaptığı günügünleri zafer kazandıkları günler olarak davul zurna kutlayacaklar. 2 İmamoğlu'nun İngiliz ve Amerikan büyükelçileri ile görüşmesi üzerine çok şey yazıldı, çizildi, konuşuldu. Benim dikkat çekmek istediğim, İmamoğlu'nun ABD Büyükelçisi ile görüşmesinde kullandığı İngilizce ibare. Anlaşılan benim gibi İngilizce bilmiyor malum kişi, ama 'şirinlik' mizacı haline geldiği için