İçeriden-dışarıdan Ebu Zer-Bakunin ve Proudhon

1 Rivayet odur ki; Ebu Zer el Gıfari Müslüman olan ilk beş kişinin arasındadır. Ebu Zer'in mensup olduğu Gifar aşireti yol kesmekle, kervan soymakla, vurmak ve kırmakla maruftur. Bizzat Ebu Zer'de Müslüman olmadan önce bu eylemlere katılmış, iri yarı, gözü pek bir insandır. Yine rivayet odur ki; Hz. Peygamber Gifar kabilesinden birinin Müslüman olmasını hayretle karşılar. Kaynakların bildirdiğine göre Ebu Zer, Müslüman olduktan sonra gidip Kabe'nin orda bunu ilan eder ve güzel bir dayak yer. İkinci gün tekrar aynı şeyi yapar ve yine dayak yer. Bunun üzerine Hz. Rasul onu kabilesinin yanına gönderir ve ben haber vermeden gelme diye tembihler. Daha sonra ise vefatına kadar Hz. Muhammed'in yanından ayrılmaz... Hz. Rasul'un vefatından sonra, Muaviye'nin valiliği sırasında Şam'da ikamet ederken: Muaviye ve yönetimde görev alanların ve toplumun ileri gelenlerinin lüks içinde yaşamaları, halka haksız vergi salınması, adaletsizliklerin ve kayırmacılığın azgınlaştığı bir dönemde; Muaviye'yi ve mal biriktiren Müslümanları şiddetle eleştirir, Der ki; "Altın ve Gümüş'ü Allah yolunda sarfetmeyip biriktirenlere Allah, elem verici azab vadetmiştir." "İhtiyaç fazlası mal biriktirilmeyip Allah yolunda harcanmalıdır..." Bu eleştiriler insanlar nezdinde karşılık bulur ve toplumsal bir harekete dönüşür. Muaviye'nin bütün ikazlarınatehditlerine rağmen konuşmaktan vazgeçmez, o da Halife Osman'ı durumdan haberdar ederek şikayette bulunur. Hz. Osman Ebu Zer'i Medine'ye çağırır. Ancak Ebu Zer Medine'de de konuşmaya, haksızlıkları ve yanlışlıkları dile getirmeye devam eder. Bunun üzerine Halife Osman'a karşı isyan hazırlığında bulunan bir gruptan liderlik teklifi alır, bu durumu şiddetle reddettiği gibi açığa çıkmasına ve tehlikenin önlenmesine vesile olmasına rağmen, Bir türlü susmadığı için Halife onu, kabilesinden insanların yaşadığı Rebeze'ye gönderirsürgün eder ve Ebu Zer el Gıfari orada vefat eder. (652) Allah Rasulü'nün "Gökkubbenin altında, yeryüzünün üstünde Ebu Zer'den daha doğru sözlü kimse yoktur" dediği rivayet edilen Ebu Zer, kendisinden sonra ve elan 'eleştiri'nin sembolü olmuş ve adı böylece sembolleşmiştir... Gözden ırak tutulmaması gereken bir husus ta; Ebu Zer'in eleştirisi bir anlamıyla nasihat niteliğindedir de... 2 İlk kez 'anarşizm'den bahseden Proudhon'dur (1809-1865 Fransız), anarşizmi sosyolojik bir disiplin olarak ilk tanzim edense Bakunin'dir (1814-1876 Rus). Bunların ortaya koymuş olduğu anlayış; Her koşulda her türlü otoriteye karşıdır, Devlete, STK'lara, derneklere, vakıflara karşıdır. 'Birey'i kutsallaştırarak, ancak özgür bireyler arasında