Değişim başkalaşım ()

AK Parti bağlamında yenilikdeğişimgelişim hakkında yazdıklarımıza bugün de yenilik-değişim-başkalaşım ekseninde devam edeceğiz.

1

Kaziye-i muhkem babında diyebiliriz ki; her yenilik değişimi, her değişim 'başka'laşımı getirir.

Mevcudun yok sayılması, ana yoldan sapılması, bünyeden kopulması, geleneğin göz ardı edilmesi anlamında başkalaşım negatif bir olgudur.

Hele; giyimiyle kuşamıyla, yiyip içtikleriyle, söyledikleriyle söylemedikleriyle, duruşuyla yürüyüşüyle, siyaset yapma tarzıyla, velhasıl yeni kuşandığı yaşam biçimiyle; millete, topluma, tarihe, coğrafyaya, kadim değerlere ve hatta kendisine 'yabancılaşmasa' birisi; hiç tereddüt etmeden, kararlılıkla, bünyeyi korumak için, onu kesip atmak gerekir.

Ne var ki her başkalaşma yabancılaşmaya evrilmez ve kötü değildir.

Hatta, bünyedeki eksiklikleri tamamlamak, yanlışları doğrulamak, kötülükleri iyileştirmek anlamında başkalaşım arzulanan bir şeydir.

2

Söylentilere göre, R. Tayyip Erdoğan AK Parti Genel Başkanı sıfatı ile MYK'da Cumhurbaşkanı olmaklığıyla kabinede değişiklikler yapmaya hazırlanıyormuş.

Dahası yakın zamanda kongre süreci başlatılarak teşkilatların yenilenmesinin, değişmesinin, başkalaşmasının önünün açılacağı söyleniyor.

Umulur ki AK Parti'deki bu değişim-başkalaşım süreci; uzun zamandır bünyede ortaya çıkan hastalıkların tedavi edilmesi, hastalık üreten şeylerin bünyeden temizlenmesi, yürüyüşe engel olan tortuların ve molozların ortadan kaldırılması, yozlaşmaya ve çürümeye neden olan mevki ve statü elde etme mücadelesinin ehil insanlar arasında hizmet yarışına dönüşmesini, siyaseti menfaat ve gelir kapısına dönüştürmeye çalışanlara imkan ve fırsat verilmemesini sağlayıcı bir rol oynar...

3

Bu vesileyle, dedik ya başkalaşım her zaman kötü değildir.

'Başka'sı da düşmanımız değildir.

Aksine 'başka'sı bizim sınavımızdır.

Başkasının, ülkedepartide varlığı ve bünyenin ona karşı geliştirdiği siyasettavır, bünyenin kalitesini ortaya koyar.

Başkası bir bakıma bizim kendimizi gözden geçirmemizin, kendimize bakmamızın, kendimize çeki düzen vermemizin müsebbibidir.

4

AK Parti, içerde başkasıyla münasebeti üzerine kafa yorarken; ülkedeki 'öteki' ile olan ilişkilerle de yakından ilgilenmelidir.

Türkiye bu konuda zor bir sınavın içerisindedir.

Azınlık olsa da Türkiye'de bir grup salt 'ötekine''yabancı'ya karşı geliştirdiği nefret ve şiddet üzerinden siyaset yapmakta, bu tavır Türkiye siyasetinin tamamını zehirlemektedir.

O kadar ki; göçmeniyabancıyıötekini 'muhacir' olarak gören kendini de 'ensar' olarak konumlandıran AK Parti dahi bu zehirli dalgaya karşı mukavemette zaman zaman zaaf göstermekte...