Ukrayna krizinde dengeler nasıl değişti

Ukrayna'daki savaş üçüncü haftasında son sürat devam ederken modern harbin karakterindeki olağanüstü değişimleri de bu savaş içerisinde görebiliyoruz. Rusların altı orduluk düzenli işgal birliklerine karşı nispeten zayıf 24 tugaydan oluşan Ukrayna ordusunun savaşamayacağını düşünmek başlangıçta Ruslar için kolay bir tahmindi. Ama böyle olmadı. Sadece Ukrayna ordusu değil bütün Ukrayna direnmeye başladı. Ne oldu da Rusların tahminleri tutmadı. Dengeyi değiştiren aslında neydi Ve bunlardan geleceğin savaşları için ne gibi sonuçlar çıkarılabilirÖncelikle şu an Ukrayna'daki yaşanan çatışmaların adını koymak lazım. Askeri mantıktan bakıldığında bu yeni tür savaşı düzenli ordu birliklerine karşı gayri nizami harp unsurlarının diğer hibrit savaş yöntemleriyle birlikte denge sağlayabildiği "yoğun asimetrik savaş" şeklinde tanımlayabiliriz. Normalde gayrı nizami harp ve diğer hibrit mücadele yöntemlerini içeren asimetrik savaş aslında yıpratma savaşıdır. Kesin sonuca ulaştıracak düzenli muharebe güçlerinin teşkili sağlanıncaya kadar nizami kuvvetler karşısında zaman kazanmayı amaçlar. Ancak asimetrik savaş yöntemleriyle kalıcı denge veya üstünlük sağlamak çok da mümkün olamaz. "2014'DEN BERİ UKRAYNA'YI DİRENİŞ İÇİN HAZIRLIYORLAR"Ukrayna'da olan ise mevcut düzenli Ukrayna askeri birliklerinin diğer direniş güçleriyle birleştirilmesi ve asimetrik yöntemlerle desteklenmesidir. Ancak bir farkla. Bütün bunları yapan Ukrayna Savunma Bakanlığı veya Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı değil. Bir başka güç halen Ukrayna'da bulunuyor ve Ukrayna'daki savaşı yerinden yönetiyor. Halen ABD ve İngiliz askeri uzmanlarının yanında bu ülkelere ait çok sayıda özel kuvvet unsurları Ukrayna sahasındalar. Aslında hiç gitmemişlerdi. Daha eski de olabilir ama bildiğim kadarıyla 2014 yılından beri Ukrayna'yı direniş için hazırlıyorlardı. Aynı zamanda düzenli savaş stratejilerini de çok iyi bilen bu güçler, başlangıçtan itibaren Ukrayna ordusunun Rus ordusu karşısında bir anda erimesini önledikleri gibi bitişik olmayan bölgelerde ve derinlikte sürekli mukavemet gösterilmesini, Rus taarruz kollarının dar koridorlarda ve derinlikte uzamasını sağlayarak muharebe sahasını şekillendirdiler. Daha sonra bu kolların yan ve gerilerine bozucu karşı taarruzlar yapmaya başladılar. BATI UKRAYNA'DA NE İSTİYORUkrayna haritasına bakılırsa başlangıçtan beri Rusların ilerleme mihverleri nispeten dar ve uzun girmeler şeklidedir. Yani savaşta Ruslar tarafından belirgin ve intizamlı bir cephe bütünlüğü oluşturulamamıştır. Zaten Batı'nın da istediği buydu. Bu taarruz kolları ilerledikçe yan ve gerilerini koruyamayacakları için Ukrayna güçlerinin saldırılarına karşı hassas hale gelmeye başladılar. Bir diğer husus da Ukrayna'daki batılı güçlerin askeri uzmanları anlık istihbarat alabilme yeteneğine sahipler. Füze daha Moskova'dan atılmadan Ukrayna'da nereye düşeceğini bilebiliyorlar. Dolayısıyla kritik ve mobil harp gücünün korunması böylece mümkün hale gelebiliyor. Daha da önemlisi özellikle hava alanı gibi önemli noktalara indirme yapan Rus hava indirme birliklerini önceden tespit edebildikleri için bunlar daha yere inmeden veya indikleri anda yani en savunmasız oldukları durumda Ukrayna güçlerinin saldırılarına uğruyorlar. RUSLAR EN RİSKLİ OPERASYONU NEDEN KİEV'İN BATISINDAN YAPTISaldırıya uğrayan bu Rus hava indirme birliklerinin çok büyük bölümü daha tek mermi atamadan imha ediliyorlar. Savaşın ilk günü Rus hava indirme birlikleriyle yerdeki Ukrayna güçleri arasında çok şiddetli çatışmalar yaşandı. Ruslar ilk günden itibaren Kiev yönetimiyle Batı'nın bağlantısını kesmek için yaptıkları hava hücum ve hava indirme saldırılarında başarıya ulaşamadılar. Bu çok önemliydi. Çünkü batıdan ikmal ve lojistik kesilemediği müddetçe Ukrayna'daki direnişin devam edeceğini Ruslar da biliyordu. O yüzden en riskli operasyonlarını Kiev'in batısına yaptılar. Çok da zaiyat verdiler fakat askeri amaçlarına ulaşamadılar. Anlık istihbarata dünyanın en gelişmiş alçak irtifa hava savunma sistemleri ile tanksavar füzelerini de eklersek Ukrayna'da Ruslara karşı verilen düzenli ve asimetrik savaş kombinasyonun bir üst akıl tarafından yönetildiğini söyleyebiliriz.