Vatandaş süreçte yoksa sonuç almak da zor

İKİNCİ Yüzyılın İktisat Kongresi'nde Japon mimar Hiroyuki Unemori, "Geleceğin Dünyasında Dirençli Şehirler" başlığıyla önemli bir konuşma yaptı.Japonya bir deprem ülkesi ve her yıl çok sayıda büyük deprem oluyor.Hiroyuki Unemori, yıkıcı depremler sonrasında neler yaptıklarını şöyle anlattı;"Japonya'da her yıl 6'nın üzerinde 20 deprem oluyor. Bu anlamda şehir planlamasında bir sonraki aşamayı uyguladık. Bina standartları geliştirilerek, şehirler sonraki depremlere göre hazırlandı. Yeniden güçlendirme süreci farklı aşamalardan geçiyor. Önce geçici konut ve altyapıyı ortaya koyduk. Daha sonra yeniden yapılandırma sürecini tamamladık. Sonra toplum merkezleri gibi kamuya açık binalar yapıldı. Burada insanların bir araya gelebileceği yerleri nasıl yaptığımız da önemli..."Biliyorum yıkıcı depremler hepimizde bir travma yarattı.Sadece deprem bölgesinde değil, Türkiye'nin tamamında bu ruh halini hissediyorum. Normale dönebilmemiz için dirençli kentler yaratmamız lazım.Ama bunu bir an önce ve bilimsel altyapıyla gerçekleştirmeliyiz.Bazen bilim insanlarımızdan dahil bu endişeyi artıran açıklamalar dinliyoruz.Örneğin İzmir'den, İstanbul'dan örnekler verilerek "Şu ilçede oturulmaz, buradan ev alınmaz, şöyle yapılmaz" gibi açıklamalar dinliyoruz.Peki çözümBirlikte bulacağız.Devlet, yerel yönetimler, sivil toplum ve vatandaşın ortak aklıyla bu çözümler olacak değil miBen öyle olması gerektiğini düşünüyorum.Ama adres gösterilerek oturulmaz demenin ötesinde bu bilim insanlarının ve siyasetçilerin sorumluluğu olduğunu da düşünüyorum.Bakın Japon mimar Hiroyuki Unemori neler diyor; "Vatandaşların seslerini dinlemenin ne kadar önemli olduğunu anladık. Vatandaşlar bu sürecin içine katılıyorlar. 30'un üzerinde çalıştay düzenledik ve çok sayıda fikir dinledik. İnsanlar öğrenmek için birilerini dinlemek istiyorlar. Çünkü afeti yaşayan insanlar birbirleriyle etkileşimde bulunmak istiyorlar. Bizler yaptığımız binalarda da insanların buluşabileceği, etkileşime girebileceği alanlar planladık. Ümit ediyorum ki bu anlattıklarım sizlere de ilham olsun..."Bu süreçte herkesi sağduyulu olmak ve iletişim dilini daha doğru kullanmasını öneriyorum.Haberin DevamıEşitlik içi boş dilek temennilerle sağlanamazSABANCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, TÜSİAD'ın düzenlediği "İkinci Yüzyılında Cumhuriyetin Hedeflerini Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ile Yakalamak" etkinliğinde bir konuşma yaptı ve "Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken sadece eşitlik yetmez, şirketlerimizde kalıcı bir kültür dönüşümü sağlamalıyız" dedi.Toplumun dönüşebilmesi için gençlerimize, kadınlarımıza daha büyük görevler düşüyor.Kadınlarımız iş hayatında, sivil toplumda geçmişe göre çok daha etkin olmasına rağmen hiçbirimizi bu durum tatmin etmiyor. Sabancı'nın görüşlerine katılıyorum.Diyor ki; "Eşitliğin sağlanması, tek başına kadın çalışan sayısından ibaret değildir. Kapsayıcı bir