İlham veren TikTok öyküsü

EURONEWS'te okudum.İtalya'da bir bakımevinde yaşlı kadınlar depresyon ve yalnızlıkla savaşmak için sosyal medya platformu TikTok'ta gençlerle etkileşime giriyor.80'lerin üzerindeki bu kadınlar düne kadar sosyal medyada yaygın olan takipçiler, beğeniler, etkileyiciler gibi terimlerden haberdar değillerdi.Kuzey İtalya'da Modena yakınlarındaki Capri'deki bu kadın merkezindeki kadınlar için hiçbir şey ifade etmiyordu.Ancak bu büyükanneler genç nesil için videolar üreterek 10 bin takipçiye ulaşınca durum değişti.SCAI Kooperatifi'ndeki girişim, pandemi sırasında merkezin bazı yaşlılarının depresyon ve yalnızlık belirtileri göstermeye başlamasıyla başladı.Yönetmen Ilario de Nittis, eskiden yaşlı ve gençlerin birlikte vakit geçirebilecekleri projeleri olduğunu, ancak Kovid-19'un ortasında bunun zorlaştığını söylüyor.De Nittis, Euronews'e şunları söylemiş; "Bu mutluluğu ve katılımı geri getirmenin mümkün olup olmadığını görmek için TikTok'u bir pilot proje olarak benimsedik. Yani, topluluk içinde tekrar hayatta olma hissini kastediyorum."Kreş, bölgede yaşayan aileler tarafından özel olarak destekleniyor, bu nedenle o bölgedeki sivil toplum örgütleri de bu projeye büyük destek olmuştu.Merkezdeki yaşlılardan biri olan Adriana Michelini ise şöyle konuşmuş; "Çok mutluyuz çünkü bulunduğumuz yeri görebiliyorlar. Dışarıdakiler burada mutlu yaşadığımızı, iyi muamele gördüğümüz ve saygı duyduğumuz için çok mutlular..."Noel süsleri veya egzersiz yapma ve dışarıdaki insanları selamlama konusundaki videolar onları beklenmedik bir şekilde ünlü yapmış.Medyanın gücünü bilerek, hissederek yaşadım.Sadece sosyal değil bütün medyalar güçlüdür.Yeter ki doğru kullanınBu yazıyı da Türkiye'deki bütün bakım evlerine ilham olsun diye yazdım.Kendi çevremi de gözlemliyorumBENİM annem, babam yani Sipahi'lerin teknolojiyle araları hep iyi oldu. İkisi de iyi gazete okurudur. Ne bulurlarsa okurlar... Benim de her gün yazan biri olarak en sadık okurlarım onlardır. Eleştirileri de, katkıları da benim için çok değerlidir. Annem, babam sosyal medyaya da meraklı... Twitter'dan haber, İnstagram'dan hayatın renklerini takip ediyorlar. Facebook'tan haberleşiyorlar, kendi gruplarından haberdar oluyorlar. O yüzden Kuzey İtalya'daki Modena yakınlarındaki Capri adasındaki bu öykü bana yabancı gelmedi. Bazen haberleri onlardan alıyorum. Beni uyarıyorlar. Çünkü ben sürekli sosyal medyayı takip etmiyorum. Hem vaktim olmuyor, hem de bazen de sıkılıyorum. Çünkü dünyanın gerçek gündeminden bazen uzaklaştığı oluyor.Ama sosyal medyanın anne ve babamı; yakın arkadaşlarını diri tuttuklarını gözlemliyorum.Hayatın içinde kalıyorlar, dünyayı takip ediyorlar, yeniliklerden haberdar oluyorlar.Ve daha da önemlisi...Bu okuduklarından kendi pozisyonlarını, hayata bakışlarını değiştirebiliyorlar.Medyasız kalmayın; diyorum.Biraz da siyaset dışı konuşsakSİYASETTİN hep uzak kalmaya çalıştım. Ama öyle bir meslek yapıyorum ki; uzak kalsanız da siyasetin tam ortasında kendinizi buluyorsunuz. Siyasetçi çok dostum, arkadaşım oldu. Hala hayatımın büyük kısmı siyasetçilerle geçiyor. Doğruya doğru, yanlışa yanlış, eksiğe eksik dediğim için de siyasetçi